Examples of using Ağabeyini in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Hayır, ağabeyini dinleme sen.
Ağabeyini soruyordun. The Walking Deadin önceki bölümlerinde.
Kuvvetle muhtemel, ağabeyini de orada bulacağız. Galiba Scofield.
Kuvvetle muhtemel, ağabeyini de orada bulacağız. Galiba Scofield.
O halde ağabeyini nasıl idare ettin?
Sana ağabeyini dinle demedim mi?
Bir adam ağabeyini ziyarete gelemez mi?
Vince Chase ağabeyini destekliyor ben de, ikisini birden destekliyorum.
Babasını ve ağabeyini kaybetti.
Aslında, ondan gizlice ağabeyini araştırmasını istedim.
Şey… bu kötü mü kötü ağabeyini… affedebilecek misin?
Scorch yakalandı.''… ağabeyini kurtarmak için.
Evin hanımı! Akşam yemeğine ağabeyini getirdim!
Belki sonra, anne. Bazen ağabeyini sevmediğini düşünüyorum.
Zor olan ablanı, ağabeyini kaybetmek!
Onu bulursak, onu ele geçirmemiz bize ağabeyini de getirir.
Aslında, ondan… gizlice ağabeyini araştırmasını istedim.
Çocuk beyin sarsıntısı geçiyor ama yine de ağabeyini ispiyonlamıyor.
Senin olmayabilir ama Gabe ağabeyini kaybettiği için üzülebilir.
Gayet tabii. Ağabeyini severim.