AHŞAP in English translation

• wooden
• wood
• timber
• hardwood
• mahogany
• woodwork

Examples of using Ahşap in Turkish and their translations into English

Ayrıca ithal ahşap.
Moreover, the timber that's imported.

Miskito Sahili… Ahşap Şirketinden Bay Hanson.
Mr Hanson. Of the Mosquito Shore Mahogany Company.

Ahşap zeminler'' ne demek?
What does"hardwood floors" mean?

Çok güzel, el yapımı, ahşap bir tekne.
It's a beautiful handcrafted timber boat.

Ahşap döşeme.
Hardwood Floors.

Ağırlıklı kullandığ malzemeler cam, taş, ahşap ve çeliktir.
Materials such as glass, stone, timber and steel are often included in his works.

Daha da kötü. Tüneller kapanmış, ahşap destekler sürüklenmiş.
Tunnels are blocked, timber supports washed away. Worse.

Çoraplar ve ahşap zemin.
Socks and a hardwood floor.

Sadece çelik ve ahşap.
It's just steel and timber.

Eski, ahşap bir sandıkta olduğunu hatırlıyorum.
I REMEMBER IT'S IN AN OLD, WOODEN TRUNK.

Ahşap kolayca yanar.
Woods burn easily.

Ahşap emer, biliyor musunuz?
Woods absorbs, did you know that?

Dwight, odama ahşap yaban ördeği koymak için yanlış günü seçti.
DWIGHT PICKED THE WRONG DAY TO PUT A WOODEN MALLARD IN MY OFFICE.

Benimse hep ahşap çiğneme çubuğum oldu.
All I had was a wooden chew stick.

Ahşap işi yapıyordu.
He worked with wood.

Biri ahşap, diğeri metal.
One is made of wood, and the other one is metal.

Ahşap çürümüş.
Wood's rotten.

Ahşap kulübe engelledi.
I stopped by the woodworking hut.

Ahşap paletler o mermileri durdurmaz.
A wood pallet won't stop one of those rounds.

Ahşap platformda beni yeneceğini mi düşünüyorsun?
You think you can beat me on the boardwalk?