Examples of using Aygıtın in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Aygıtın performansı tüm beklentileri aştı General Landry. Tamam, dur.
Aygıtın yerini tespit ettim, ama kaplamaya kaynamış durumda.
Aygıtın kendisi.
Uni tarafından belirtilen aygıtın bildiği ağları listele.
Aygıtın performansı tüm beklentileri aştı General Landry.
Aygıtın nerede olduğunu söyle yoksa sandığından erken inmeye başlayacaksın.
Aygıtın nerede olduğunu söyle.
Aygıtın sende olduğunu biliyorum.
Elektrik alan, kaynak dediğimiz şeyde ya da, aygıtın içinde kalıyor.
Kaydın yapılacağı aygıtın adı.
Bu aygıtın Apophisin esas gezegenine dönmeye programlı olduğunu varsayarsak, birkaç asır.
Belki aygıtın özel nitelikleri var,
Arkadaşın bana bu aygıtın'' Gençlik Pınarı'' efsanesinin kökeni olabileceğini söyledi.
Nasıl çalıştığını göstereceğim. Bana bir şey olursa diye sana bu harika aygıtın.
Şimdi tanesi 1 doların altına düştü ve her tür aygıtın içine yerleştiriliyor.
Aygıtın kendisi. Az önce tanıştığım birisine, bir kitle imha silahı vermeyi.
Microsoftun donanım gereksinimleri, Windows Phone 7 çalıştıran her cihaz farklı eylemler gerçekleştiren aygıtın önündeki özel bir Arama butonuna sahip olmasını şart koşmaktadır.
çipi( 1 MB veya 512 KB), aygıtın işletim sistemini depolama ortamından yüklemesini söyleyen bir önyükleme programı( booting) içerir.
Bir USB aygıt bilgisayara… her bağlandığında tüm ayrıntılar, seri kodu, aygıtın sınıfı… Hepsi sicile kaydedilir.
Lakros sentetik açıklık radarımız, Yongjiride tutarlı seviyedeki… bu gazla birlikte, orta menzilli 3-5 megatonluk bir… nükleer aygıtın varlığını tespit etti.