BAŞLAMANIZ in English translation

start
başlayın
başlamak
başlangıç
başlar
begin
başlayın
başlayacak
başlangıç
başlasın
başlar
beginning
başlayın
başlayacak
başlangıç
başlasın
başlar

Examples of using Başlamanız in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Benim önerim, San Pablo kovboylarını göndermekle işe başlamanız, Marshal.
I suggest you start by posting every one of the San Pablo cowboys, Marshal.
Ve yaklaşık yarım saat içinde, iç sıcaklığı kontrol etmeye başlamanız gerek.
The internal temperature. And in about half an hour, you need to start checking.
Hemen damardan… antibiyotik tedavisine başlamanız gerekiyor.
We need to get you started on intravenous antibiotics immediately.
Hemen damardan… antibiyotik tedavisine başlamanız gerekiyor.
On intravenous antibiotics immediately. We need to get you started.
Yaşasın! Listeye benimle başlamanız çok nazikçe.
Oh hooray, how very kind of you to start with me.
Artık kuralları ihlal etmeden önce sonuçlarını düşünmeye… başlamanız gerek.
You guys need to start thinking of consequences before you break the rules.
Dr. Wexler, emri imzalamış… inşaata başlamanız için. Doğru.
Dr. Wexler, uh, signed the writ for you to start building. Right.
Dr. Wexler, emri imzalamış… inşaata başlamanız için.
For you to start building. Wexler, uh, signed the writ Um, Dr.
Bütün Çinliler psişikse doğum kontrolünü yüzyıllar önce kullanmaya başlamanız gerekirdi.
If all chinese were psychic, you would have started… Using birth control centuries ago.
Dr. Wexler, emri imzalamış inşaata başlamanız için.
Dr. Wexler, uh, signed the writ for you to start building.
Bayan Lawson, ıkınmaya başlamanız gerekiyor.
Mrs Lawson, we need you to start pushing.
Çocuğunuzun kalp ritmi düşüşte ve ıkınmaya başlamanız gerekiyor.
Your child's heart rate is dropping and I need you to start pushing.
Birden özlemeye başlamanız tuhaf değil mi? Evden uzak kalınca hiç düşünmediğiniz şeyleri.
You never really thought about, like your kids? you start missing the little things Isn't it weird how, when you're away from home.
Birden özlemeye başlamanız tuhaf değil mi? Evden uzak kalınca hiç düşünmediğiniz şeyleri.
You never really thought about, like your kids? Isn't it weird how, when you're away from home, you start missing the little things.
Ve veba ile mücadele gibi ilgilenmeye başlamanız için. Yunan mahallesinin sağlık koşulları… şehrin çok sayıdaki sorunlarıyla.
To combat the plague which is already springing up there. Beginning with basic sanitation for the Greek quarter.
Dünyamıza girebilmeniz ve bu yıla başlamanız için kurulumuz size küçük bir görev verdi.
Before you can enter our world and begin your year… our council has a small task for you to complete.
belki sizin bırakmayı düşünmeye başlamanız gerekiyor, anlıyor musunuz?
maybe you guys should start thinking about kicking, know what I mean?
Bakın, eğer 4 milyonu toparlamak istiyorsanız, mülkleri satmaya başlamanız gerekiyor ve kim bilir bu
Look, if you want to get the $4 million, then you're gonna have to start selling off assets,
Kaptan, güvenlik şefi bagaj bölümünün emniyete alındığını… ve sizin başlamanız gerektiğini söylüyor.
Captain, the air marshal says the baggage area is secure, and that you should begin.
o. Onu aramaya başlamanız gerek.
that's where you have to start looking.
Results: 158, Time: 0.0247

Top dictionary queries

Turkish - English