BALIĞA in English translation

fishing
balık
balık tutmak
olta
avı
avlanma
the fish
balık
fish
balıklar
goldfish
balık
kırmızı balık
japon balığı
kırmızı balıklar

Examples of using Balığa in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Seni balığa götüreceğim.
I will take you fishin.
O zaman ne oldu, balığa dönüşüp yüzerek mi uzaklaştı?
Turned into a fish and swam away? Don't be ridiculous?
Yani kediyi balığa tercih ettin.
So you preferred the cat to the fish.
Balığa gider.
He fishes.
Balığa benziyor, balık gibi kokuyor.
Looks like a fish, smells like a fish.
Balığa çıkıyorsun.
Tadı balığa benziyor.
That tastes like fish.
Balığa mı gittin?
Have you been fishing?
Ben balığa başlayabilir miyim?
Can I go with the fish?
Kalk balığa git.
Get up and go fishin.
Sen ve ben yarın balığa gidelim, olur mu?
But let's go fishin' tomorrow, you and me, huh?
Balığa indirim mi yapacak?
She gets a discount on fish?
Balığa gidiyordum.
Yarın balığa çıkacağız.
Tomorrow, we fish.
Balığa yakın çekim.
Close-up of the fish.
Şu balığa kimin patron olduğunu göster.
Show that fishy who's boss.
Hafta sonu balığa gidiyoruz değil mi?
Huh. We still goin' fishin' this weekend?
Balığa 34 saniye.
Seconds until fish.
Balığa çeşni katın.
Bring the flavor to the fish.
Balığa benzeyen bir kravat ya da kravata benzeyen bir balık.
Tie that looks like a fish, or a fish that looks like a tie.
Results: 1419, Time: 0.0304

Top dictionary queries

Turkish - English