Examples of using Battaniyem in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
İçeriye zorla girip battaniyeden kaleler yapan veletlerle başımız dertte.
Sadece o eziğin battaniyeden kaleler yapmaya bir ara vermesini istedim.
I just wanted to give that loser a break from building blanket forts.Battaniyede DNAsı olabilir.
The blanket could contain his DNA.Kayla Weberın battaniyesinin fotoğrafını Instagrama koydun.
You posted a photo of Kayla Weber's blanket on Instagram.Battaniyen sende kalabilir.
You can keep your blanket.Mavi battaniyeme kimsenin dokunmasından hoşlanmam, hepsi bu.
It's just that I don't like anyone touching my blue blanket.Her çocuk kendi battaniyesine ihtiyaç duyar, değil mi?
Every baby boy needs his own blanket. Don't you agree?Battaniyeni katla, yüzünü yıka,
Fold your blanket, wash your face,Arthur neden omuzlarında battaniyeyle dolaşıyorsun?'' dedim?
I said,"Arthur, why do you tie a blanket around your shoulders?Battaniyen yastığın tamam. Başka ne kaldı?
Okay, so you have got your blanket pillows, um, what else?Surekli battaniyeyle oynuyor.
She keeps playing with the blanket.Elektrikli battaniyeni isteyen yok.
Nobody is taking your electric blanket.Bacaklarını battaniyeyle örteyim mi? Yorgunsun öyle mi?
Would like me to tuck a blanket around your legs? Tired? Really?İşte battaniyen tatlı çocuk.
Here's your blanket, sweet boy.Bir ara o battaniyeye sarılı imiş. Louisnin sandalyesinden kalmış.
Louis the XV chair that had once been wrapped in that blanket.Lucas battaniyeme ihtiyacım vardı.
I really needed my Lucas blanket.Mavi battaniyem! Battaniyem!
My blanket! My blue blanket!Güzel battaniyem.
My beautiful blanket.Mavi battaniyem! Battaniyem!
My blue blanket! My blanket!Battaniyem! Mavi battaniyem!
My blanket! My blue blanket!
