BAYAN BRYANT in English translation

mrs. bryant
bayan bryant
miss bryant
bayan bryant
mrs bryant
bayan bryant
ms. bryant

Examples of using Bayan bryant in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Bir saattir aynı birayı içiyorsunuz. Bayan Bryant.
Miss Bryant. You have been nursing that beer for an hour.
Bu yüzden Bay Briggs ve Bayan Bryant ve oradaki tüm yobazlar ne kadar denerseniz deneyin Bağımsızlık Bildirgesinden o sözcükleri silemezsiniz!
So, for Mr. Briggs, And Mrs. Bryant, And all the bigots out there, no matter how hard you try, you can never erase those words from the Declaration of Independence!
Bayan Bryant,… Bolşevikler arasında hiç Tanrı korkusu olan dürüst insanlar yok mu?
Miss Bryant, tell me, are there no decent, God-fearing Christians among the Bolsheviks?
Bu yüzden Bay Briggs… ve Bayan Bryant… ve oradaki tüm yobazlar… ne kadar denerseniz deneyin… Bağımsızlık Bildirgesinden o sözcükleri silemezsiniz!
And all the bigots out there, So, for Mr. Briggs, And Mrs. Bryant.
Bu yüzden Bay Briggs… ve Bayan Bryant… ve oradaki tüm yobazlar… ne kadar denerseniz deneyin… Bağımsızlık Bildirgesinden o sözcükleri silemezsiniz!
Out there,{Y: i}And all the bigots{Y: i}So, for Mr. Briggs,{Y: i}And Mrs. Bryant.
Bağımsızlık Bildirgesinden… ve oradaki… ve Bayan Bryant… Bu yüzden Bay Briggs… tüm yobazlar…
And Mrs Bryant, the Declaration of Independence. So, for Mr Briggs, And all the bigots out there,
Evet, ama… sence de… Düşüncelerimi az önce gayet açık bir şekilde ifade ettim, Bayan Bryant.
Yeah, but… Don't you think… I just made it very clear what I think, Miss Bryant.
Sizi temin ederim ki Bayan Bryant şirketin tüm kaynakları emrinizde olacaktır.
I assure you, ms. Bryant. All of the firm's resources will be at your disposal.
Bayan Bryant, hemen şimdi odama gelmezseniz sizi mahkemeye itaatsizlikten nezarete attırırım.
Mrs. Bryant, if you do not come into my chambers right now, I will hold you in contempt.
Sizi, bir çay ya da daha sert bir şeyler ikram etmek için… davet etmek isterdim ama gerekli şeyler pek yok.- Bayan Bryant.
But I find myself ill-equipped. Mrs Bryant. I would invite you in for tea, or something stronger.
Bayan Bryant, bu konuda kararımı belirttim
Your Honor… Mrs. Bryant, I have already ruled on that,
Bayan Bryant, bu konuda kararımı belirttim
Your Honor… Mrs. Bryant, I have already ruled on that,
Bayan Bryantı… bağırış çağırış içinde, üstü başı kanlı hâlde bulmuşlar.
Covered in blood. They found Mrs. Bryant ranting and raving.
Bayan Bryanta hala ulaşılamıyor.
Miss Bryant is still unavailable.
Cheadle Bay ve Bayan Bryantın yaşadığı yere çok yakın.
To where Mr. and Mrs. Bryant live. Cheadle's very close.
Bayan Bryantı üzüyorsun.
You are upsetting Mrs Bryant.
Bayan Bryanta hala ulaşılamıyor.- Üzgünüm.
Miss Bryant is still unavailable.- I'm sorry.
Bayan Bryantı üzdüğünü söyledim.
I say you are upsetting Mrs Bryant.
Bayan Bryantı boğmaya çalışıp kafasını jeneratöre çarptığınız doğru mudur?
Did you or did you not choke Ms. Bryant and throw her head against a generator?
Üzgünüm. Bayan Bryanta hala ulaşılamıyor.
Miss Bryant is still unavailable.- I'm sorry.
Results: 49, Time: 0.0255

Word-for-word translation

Top dictionary queries

Turkish - English