Examples of using Beyazlara in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Bu klüp beyazlara özel, biliyorsun.
This club is whites only, you know that.Orası beyazlara göre bir yer değil.
That's not a place for whitefellas.Beyazlara rastlayacak olursanız, onu sağ ele geçirmelerine izin verme.
And if you run into the Whites, don't let them have him alive.Beyazlara ölüm!
Death to whites.Biz beyazlara büründük.
We're covered in white.Beyazlara da, siyahlara da sosyal klüpler var.
There were social clubs for whites and social clubs Özellikle Afro-Amerikanları… beyazlara kıyasla 5 kez daha hapsetmiştir.
African-American bodies, in particular, are incarcerated more than five times the rate of whites.Özellikle Afro-Amerikanları… beyazlara kıyasla 5 kez daha hapsetmiştir.
Are incarcerated more than five times the rate of whites. African-American bodies, in particular.Beyazlara at sattığımızı söyledi.
Beyazlara bürüneceksin ve saçların açık olacak.
You will be in white, with these same long hair.Hayır, beyazlara ve siyahlara demiştim. Hatırladım.
Hayır, beyazlara ve siyahlara demiştim. Hatırladım.
No, what I said was white and black. I remember.Herhangi birimiz beyazlara kendini ifade edebiliyor mu?
Can any of us make himself understood by the whites?Tamamen beyazlara bürünmüş bir şekilde.
All dressed in white.Nisan ayında Finlandiyaya gelen Alman birlikleri, Helsinkiyi Beyazlara devrettiler.
In April, Yapmadığımız işlerden biri sırlarımızı beyazlara ve siyahlara öğretmektir.
One of the things we do not do is teach our secrets to whites, blacks.Hayır, burası sadece beyazlara.
No, this is whites only.Özellikle de beyazlara.
Especially haoles.Elizabeth ise beyazlara bürünmüş.
Elizabeth's is trimmed in white.Artık sözümüz kurşun olacak Beyazlara.
Our next words go with bullets to the Whites.
