BIRBIRIMIZI GÖRMEYE in English translation

• seeing each other
• we saw each other
• see each other

Examples of using Birbirimizi görmeye in Turkish and their translations into English

Seni okula götürdüğümde birbirimizi görmeye devam edeceğiz.
And we see each other when I bring you to school.

Birbirimizi görmeye tekrar başlayabilir miyiz?
Can we start to see each other again?

Birbirimizi görmeye hakkımız var.
We have the right to see each other.

Ne zaman yeniden birbirimizi görmeye başladık?
When did we start to see each other again?

Ama elimizden geldiğince birbirimizi görmeye çalışacağız.
But as often we can, we will see each other.

biz gerçekten birbirimizden hoşlanıyoruz. Birbirimizi görmeye devam etmek istiyoruz.
really like each other, and we wanna keep seeing each other.

James Woods ile bir basın toplantısında tanıştım ve birbirimizi görmeye devam ettik.
when James Woods and I met at a press event and began seeing each other.

Sen ondan idarene katılmasını isteyene kadar bir sene birbirimizi görmeye devam ettik.
We saw each other for a year, before you asked him to join your administration. Go on.

Birbirimizi görmeye çalışmak zorunda kalacağız ve böylece birbirimizi göreceğiz.
We're just gonna have to try and see each other, you know, so that we see each other.

Madam, birbirimizi görmeye.
we will continue to see each other.

Törene kadar birbirimizi görmememiz gerektiğini sanıyordum.
I thought we weren't supposed to see each other till the ceremony.

Birbirimizi görmemiz yasaklandı.
We are forbidden to see each other.

Birbirimizi görmeyi sürdüreceksek, ben bağlılık sözü istiyorum.
If we keep seeing each other, I want a commitment.

Bu, birbirimizi gördüğümüz son seferdi.
That was the last time we saw each other.

Birbirimizi görmenin iyi bir fikir olduğunu sanmıyorum.
I don't think it's a good idea for us to see each other.

Söylemek isteğim birbirimizi görmeyi bırakalım.
I mean… Let's stop seeing each other.

İstasyonda da birbirimizi görmüştük, değil mi?
We saw each other at the station too, didn't we?.

Okulda birbirimizi görmememiz gerektiğini söylediğini sanıyordum.
You said we weren't supposed to see each other at school.

Yani artık birbirimizi görmeyi kessek iyi olur.
So I think maybe it's best that we stop seeing each other.

Birbirimizi gördük, fakat burda değil.
We saw each other, but not here.