Examples of using Bordenin in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Yolculuğumdaki son durak Colorado Bordenin sırlarını açıklığa bile olsa,… uzun zaman alacak.
Bordenin sırlarını açıklığa kavuşturmak… uzun zaman alacak. Yolculuğumdaki son durak Colorado bile olsa.
Yolculuğumdaki son durak Colorado bile olsa, Bordenin sırlarını açıklığa kavuşturmak… uzun zaman alacak.
Yolculuğumdaki son durak Colorado bile olsa, Bordenin sırlarını açıklığa kavuşturmak… uzun zaman alacak.
Bordenin sırlarının kalanını açığa çıkarmak… epey zaman alacak. Seyahatimin Coloradoda bitmesine rağmen.
Bordenin numarası bizimkiyle.
Bordenin numarası bizimkiyle kıyaslanamaz bile.
Bordenin numarası dikkat çekmeye başladı.
Bordenin numarası ses getirmeye başladı.
Fakat Alfred Bordenin hayatı söz konusu.
Bordenin numarası bizimkine kıyasla bir hiç.
Ancak burada Alfred Bordenin hayatı söz konusu.
Lizzie Bordenin elbisesi veya başka bir şeyimi?
Ona Bordenin ancak diğer mahkumlarla birlikte bırakılırsa… ortadan kaybolacağını söyledim.
Ona Bordenin ancak onu diğer mahkumlarla bırakırsam yok olabileceğini söyledim.
Yolculuğumdaki son durak Colorado bile olsa, Bordenin sırlarını açıklığa kavuşturmak uzun zaman alacak.
Yani onun Bordenin hala hayatta olduğu gerçeğini bizden sakladığı gibi mi demek istiyorsun?
Bayan Sullivan. Polis Abby Bordenin ölüm saatini… yaklaşık olarak 9:30, Andrew Bordenin… ölüm saatini yaklaşık olarak 11:00 olarak belirlemiş.
O nedir? Lizzie Bordenin elbisesi veya başka bir şeyimi?
Bordenin işleyicisi, Conover adlı bir saha ajanıydı.