Examples of using Brifingde in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Brifingde yeterince dikkatli olsaydın, Kirkley… bu zararsız ufak tatbikatta kimlere karşı olduğumuzu bilirdin değil mi?
Brifingde yeterince dikkatli değil mi? olsaydın, Kirkley… kimlere karşı olduğumuzu bilirdin bu zararsız ufak tatbikatta?
Tutuklamalar hakkında Kosova Cumhurbaşkanı İbrahim Rugova, Başbakan Bayram Recepi ve diğer siyasi liderlere verdiği brifingde UNMIK şefi Harri Holkeri,
Washingtondaki Meclis Silahlı Hizmetler Komitesine Bosna-Hersek( BH) hakkında verdiği brifingde'' Karadziçi desteklediği bilinen altı yedi işletmeyi kapattık,'' diyen ABDli general sözlerini şöyle sürdürdü:'' Bize bir takım ihbarlarda bulundular.
UNMIK başkanı Soren Jessen-Petersen BM Güvenlik Konseyine Kosovadaki gelişmeler üzerine verdiği brifingde, eyaletin BM tarafından belirlenmiş standartları yerine getirmede kaydettiği ilerleme üzerinde yapılacak gözden geçirmenin bu yaz başlatılacağını söyledi.
Erdoğan brifingde'' Türkiyenin başarısı diğer Müslüman ülkeler için büyük bir örnek olacak ve dünyaya İslam ile demokrasinin bir arada var olabileceğini gösterecek.'' dedi.
Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Sean MacCormack Salı günü basın mensuplarına verdiği brifingde,'' PKK konusunda, bizim bu sorunu çözmek istediğimizi herkesin kabul ettiğini düşünüyorum.'' diyerek şöyle devam etti:'' General Ralston sınırın her iki tarafındaki gerginlikleri azaltmak için çalışıyor.
Jessen-Petersen, BM Genel Sekreteri Kofi Annanın 1 Şubat- 30 Nisan arası dönemde Kosovada meydana gelen gelişmeleri konu alan son raporu hakkında 27 Mayıs Cuma günü Güvenlik Konseyine verdiği brifingde, statü sorununun çözülmesinin bir takım alanlardaki ilerlemeyi hızlandıracağını ve bölgesel diyalog ve işbirliği açısından yararlı olacağını söyledi.
Bu sabah güvenlik brifinginde, Başkan Carrington endişelerinden bahsetti.
Ulusal güvenlik brifingini size hemen vermek istiyoruz, efendim.
Brifingin konusu buydu.
Takım brifingini kaçırmak istemedim.
İzin verirseniz.- Brifinge Bay Johnson devam edecek.
İstihbarat brifinginiz için buradayız.
Brifingden sonra tüm birlikler kara taktik ve muharebe düzenine geçecek.
Sanırım gidip şu brifinge girsek iyi olacak?
Yarın ki brifinginde sizi bekleyeceğiz!
Günlük brifingin için hazır mısınız, ekselansları?
Sabah brifingine hazır mısınız?
Tamam, savcının brifingine 20 dakika kaldı ve Caroline gecikmeyi hoş görmez.