Examples of using Bu karen in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Peki bu Karen, hep yanında mı dolaşıyor?
This Karen… How long have you known her?Bu Karen.
It's Karen.Hey. Bu Karen.
It's Karen. Hey.Hey. Bu Karen.
Hey. It's Karen.Aman Tanrım, bu Karen!
GASPS Oh, my God, it's Karen!Aman Tanrım, bu Karen!
Oh, my God, it's Karen!Sanırım bu, Karen Davisin kız kardeşi.
I think this is Karen Davis' sister.Bu, Karen, Daily Heralddan.
This is Karen from the Daily Herald.Bu Karenin daktilosu.
This is Karen's typewriter.Evet? Sanırım bu, Karen Davisin kız kardeşi?
I think this is Karen Davis' sister.- Yes?Sanırım bu, Karen Davisin kız kardeşi.- Evet?
I think this is Karen Davis' sister.- Yes?Bu kare kutuda görüldüğü gibi.
Like in this square box shown here.Ama bu karede, burada.
But in this shot here, over here.Baktığımız bu kare, sadece on mikron ölçeğinde.
This square we're looking at is only ten microns across.Bu kare olan onu öldürecek.
This square one will kill him.Bu kare oldukça güzel.
Tomun bu kareyi nasıl çektiğini hatırlıyor musunuz?
Do you remember how Tom got that shot?Burada bu karede idim fakat insanlar.
I was here, in this square, but there were people.Canlıyız ve bu karelere ihtiyacımız var.
We're live, we need these shots.Bu kareden pek haz etmiyorum.
I don't like to picture that one.
