Examples of using Casusum in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Ben casusum, mülteci değilim.
Evet. emir altında olabilirim, ama 20 yıldır casusum.
Ben Uenokogashunun gönderdiği casusum.
Sen ne kadar casussan ben de o kadar casusum.
İsyancıların… kampında casusum var.
Çünkü benim için çalışan yüzlerce casusum var.
Çünkü benim için çalışan yüzlerce casusum var.
Çünkü benim için çalışan yüzlerce casusum var.
Ben hainim. Ben casusum.
Ben hainim. Ben casusum.
Yalnızca bana bildirecek olan benim casusum. Bir casus. .
Hey, ben de casusum işte?
Siz kazandınız. Ben casusum.
Silahlı bir müşterim, bulacak casusum.
Benim küçük casusum, bana söz verdiği halde kendi odasında uyumayan bir kız olduğunu söylüyor.
Ve benim küçük casusum da bana dört ayağı olup ta koşamayan bir şey var dedi.
burada garip birşeyler oluyor, casusum git ve bunu öğren.
eski bir oyunu tekrarlayarak,'' ben casusum.