Examples of using Cihazın in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Olay anında cihazın yakınında. Komutan Grayson en yakındı.
Şehirden ne kadar uzaklaşırsak cihazın doğruluğu o kadar azalıyor.
Cihazın kablo imzalarını arıyor.
Seninle kayıt cihazın aracılığıyla konuşacağım.
Sorun, cihazın iç yazılımında.
Cihazın dışı, rakamlarla kaplanmış gibi görünüyor.
Cihazın çevresinde konumunuzu alıp bekleyin.
Cihazın etrafında pozisyon alın ve bekleyin.
Takip cihazın! Annalise!
Cihazın nerede olduğunu söyle.- Bekle!
Cihazın sinyali, üç farklı baz istasyonundan ping atıyor.
Ben cihazın peşinden gidiyorum.
ama parmak izlerin cihazın üstündeydi.
Nasıl izleyeceğini bilirseniz her cihazın bir imzası vardır.
Hazır olduğunda sadece taşı cihazın üzerine koy.
Bu üstünde çalıştığınız cihazın taslakları.
Tüm harita verileri çevrimdışı kullanım için cihazın hafıza kartında saklanabilir.
Hazır olduğunda sadece taşı cihazın üzerine koy.
Senin havalı bilimin ve ses kayıt cihazın… işe yaramaz.
Monitör çalışıyor ama cihazın içi boş.