Examples of using Connoru in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Benden, Connordan ve paradan iz yok.
Eğer Connordan önce oraya gitmezsen daha beteri olacak.
Connordan bahsediyoruz öyle değil mi?
Bize hiç Connordan bahsetmemiştin, Nina.
Laurel, Connorla Olivera söyle düğünleri olacak. Üzgünüm geciktim.
Nikki ve Connorla danışma seansındaydım. Burada.
Connora bir hayat, gerçek bir aile, bir çocukluk verdiler.
Sarah Connorla. Efsaneyle tanışmak için bir fırsattı… Neden?
Caponeun Connordan vazgeçmesini sağlamalıyım.
Connorla aynı bilim dersini alıyoruz.
Connorla aynı bilim dersini alıyoruz.
Annalise Keating, Connora mutlaka tanışmam gerek dediğim tek kişi sensin.
Annalise Keating, Connora mutlaka tanışmam gerek dediğim tek kişi sensin.
Teğmen, Bay Connora yolu gösterin. Sizde gidin.
Teğmen, Bay Connora yolu gösterin. Sizde gidin.
Sandra ve Connorun Turner ile buluşma şansı var mı?
Connordan nefret etmiyordum.
Tabii ki Connordan nefret etmiyordun çünkü… ondan nefret etmen için bir sebep.
Michaela veya Connordan ses seda var mı?
Bana ve Connora yönelik suçlamalar düşmez mi?