Examples of using Cordova in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Cádiz, Cordova ve Sevilladaki askerî birlikler tarafından desteklendi.
Tefeci dükkânında ölen adamlardan biri… Marco Cordova… Onu tanırdım. Jennifer Bloom.
Siz yapana kadar Cordovayı parmaklıklar arkasında tutabilmeliyiz.
Cordovayı hapse attığından beri sokaklarda zorbalık arttı.
Bay ONeil, savcılık Pablo Cordovaya karşı olan suçlamalara devam edecek mi?
Isabella Cordovayı arıyorum.
Bize, Cordovanın, senin başın için 1 milyon dolar teklif ettiği söylendi.
Ama Cordovanın hayatta kalması için emir verdiğini söyledi.
DEA son 22 ayını Cordovaya karşı bir dosya oluşturmakla geçirdi.
Cordovanın, hiç ödemediği trafik cezası belgesi var.
Jimmy ve Marconun, Cordovayı tutuklayıp, kaybolduğunu söylediler.
Bu sefer, Cordovanın öldürebileceği herhangi bir şahit yok.
Pablo Cordovayı tutuklamak için ihtiyacın olan her şeye.
Cordovanın aldığı rehine.
Cordovayı bulduk.
Ve Cordovaya ambulans istiyorum.
Bay Cordovanın bir çift lafı var.
Jimmy şu anda Cordovayı sorguluyor.
Soygun sırasında kendisini öldürmesi için Martin Cordovayı tuttu.
Ve Cordovaya.