Examples of using Dergisidir in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
C& VG ya da C+VG), Birleşik Krallıkta aylık olarak yayımlanan ve günümüzde varlığını sürdürmeyen bilgisayar ve video oyunu dergisidir.
Dergimi mahvetmeye, ailemi yıkmaya çalıştın,
Dergiden, şehirden kareler çekmemi istediler.
Dergim Bennett ile ilgili haberlerle ilgilenecektir.
Byte ve ACM at Communications dergileri hypertext konulu özel kapaklar yayınladılar.
Ya da biri dergideki fotoğrafını gördü
Derginizi, seks partileri hakkındaki yazıyı çok beğendim.
Ariel bana kendi dergini çıkarmak üzere olduğunu söyledi.
Yani sırf dergini okuyabilesin diye bir otel odası mı tuttun?
Bir sabah, dergimi aldım ve sekizinci kata indim.
Dorota New York dergini gördü ve bizi ilişki yaşamakla suçladı.
Dergideki röportajda,… velayeti senden nasıl çekip aldığından bahsetmişsin.
Sakın bana dergideki ilk barmen röportajının senin olduğunu anlatma!
İş, Adam Dergisindeki profilimde bundan kesinlikle bahsedeceğim.
Maya, dergim neden bu kadar başarılı biliyor musun?
Tamam, dergini al da gidelim.
PricewaterhouseCoopersın hayran dergileri ve otomatik silahları olduğunu düşün.
Dergideki haber için bir sürü eşya almam gerekti de.
PricewaterhouseCoopersın hayran dergileri ve otomatik silahları olduğunu düşün.
Daha önce konuştuğumuz gibi, dergiden ayrılıp kendi dergimi kurmaya karar verdim.