DIFTERI in English translation

• diphtheria
• diphteria

Examples of using Difteri in Turkish and their translations into English

Ne?- Kızının adı. Arabada çok yakın oturmayın çünkü difteri olabilir.
That's her daughter, but make room in the car because she could have diphtheria.

tifüs, difteri, frengi, kolera,
typhoid fever, diphtheria, syphilis, cholera,

Bilimsel projenin ortakları arasında yer alamn BulBio-Ulusal Bulaşıcı Hastalıklar Merkezi, UNICEFin bağışıklık programlarına difteri, tetanoz ve tetanik toksoid aşıları tedarik etmek için WHOdan izin de aldı.
BulBio-National Centre for Infectious Diseases, a partner in the scientific project, has also received authorisation from the WHO to supply diphtheria, tetanus, and tetanic toxoid vaccines to UNICEF immunisation programmes.

Travma Bulaşıcı hastalık Difteri Zona Cüzzam Lyme hastalığı Kimyasal madde kaynaklı yara( kemoterapi gibi)
Physical injury Infection Diphtheria Herpes zoster(shingles) Leprosy Lyme disease Chemical injury such as chemotherapy

Aileden hiçbiri difteriye karşı aşılanmadı.
None of the family had been inoculated against diphtheria.

Zatüreden yada difteriden ya da rinoplasti.
I hope you die of pneumonia or diphtheria or rhinoplasty.

Difteriyi durduramamış olmaları çok kötü.
It was too bad they couldn't stop diphtheria.

Difterin var ancak tedavi ediliyor.
You have diphtheria, but it is being treated.

Difteriyle ne alakası var!
Diphtheria have nothing to do with it!

Ağır burun difterisi, efendim.
Severe nasal diphtheria, sir.

Larenks difterisi.
Laryngeal diphtheria.

Erkek kardeş difteriden ölmüş.
brother died from diphtheria.

Hemorajik septisemi, kuş difterisi, aspergillos, kuş kolerası gibi…''''… adını söylerken dilinin dönmediği kuş hastalıklarının tedavilerini buldu.
He had found cures for diseases he could hardly pronounce, like haemorrhagic septicaemia, bird diphtheria, aspergillosis, avian cholera.

Yedi saat boyunca veremli, difterili, uyuz insanlarla, humusla, kuduz köpeklerle, koltuğuna saldıran, bozukluklarını çalan uyuşturulmuş
You have been stuffed in a tin can for seven hours surrounded by people with consumption, diphtheria, scabies, hummus dip,

Kuduz köpeklerle, koltuğuna saldıran, bozukluklarını çalan uyuşturulmuş çocuklarla bir teneke kutuda tıkılı kaldın. Yedi saat boyunca veremli, difterili, uyuz insanlarla, humusla.
You have been stuffed in a glorified tin can with consumption, diphtheria, scabies, hummus dip, rabid dogs, for the last seven hours surrounded by people drugged up children attacking your chair, and stealing your change.

Kuduz köpeklerle, koltuğuna saldıran, bozukluklarını çalan uyuşturulmuş çocuklarla bir teneke kutuda tıkılı kaldın. Yedi saat boyunca veremli, difterili, uyuz insanlarla, humusla.
You have been stuffed in a glorified tin can with consumption, diphtheria, scabies, hummus dip, rabid dogs, drugged up children attacking your chair, and stealing your change. for the last seven hours surrounded by people.

nezleyi, difteriyi, su çiçeğini, boğmacayı.
the common cold, diphtheria, chicken pox, whooping cough, malaria, measles, tuberculosis, cause they gave us typhus, cholera.

Akut difteri.
Acute diphtheria.

Difteri olmuş.
She's had diphtheria.

Difteri nedir?
What's that. diphtheria?