Examples of using Dinamitle in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Sonra da gemiyle kaçmak. Bunlar madendeki dinamitle.
Harika. Bu kadar dinamitle ne yapacağını bilmiyorum.
Üzerine has muhlis 42 kiloluk dinamitle atlarım.
İkinci olarak, bir kaç kadın ve çocuk, dinamitle dolu bir pinyata taşıyacaklar, ön kapının yeterince yakında olmak zorundalar.
İkinci olarak, bir kaç kadın ve çocuk, dinamitle dolu bir pinyata taşıyacaklar, Peki. ön kapının yeterince yakında olmak zorundalar.
İkinci olarak, bir kaç kadın ve çocuk, dinamitle dolu bir pinyata taşıyacaklar, ön kapının yeterince yakında olmak zorundalar.
İkinci olarak dinamitle dolu bir piñata taşıyan kadın ve çocuklar o kapıya yeterince yaklaşabilirler.
Eğer kasabayı dinamitle doldurursan eninde sonunda bir tanesi patlayacaktır.
Ben de yüzbaşıya şöyle dedim:'' Elleri dinamitle havaya uçmuş bir adamı nasıl görebilirsiniz?
Bazılarınızın alan kodu değişikliği, nedeniyle kızgın olduğunuzu biliyorum özellikle dinamitle sarılı olanlarınızın.
Bu testleri bitirdikleri zaman, VMI hisseleri tavana vuracak. Dinamitle balık avlamak gibi.
Dinamitle balık tutayım, bakalım neler su yüzüne çıkacak diye uğradın.
Eski kundaklanmış yerlerde de bulunan, dinamitle uzaktan kontrol yoluyla patlatmaya yönelik uzmanlaşmış.
Dört gruba ayırmanızı öneriyorum… Onları gazyağı ve dinamitle donatacağız…- Albay adamlarınızı yirmibeş kişilik… Birinci grup giriş kapısına saldıracak.
Reverend beni dinamitle öldürecekti. Bunu biliyorum. Ama ben onu ona geri verecektim.
Dinamitle çalışıyorlardır belki?
Polis dinamitle çalışıyorum sanacak.
Şu çalıntı dinamitle?
Dinamitle ağaçları havaya uçuruyordu.
Kissesı dinamitle havaya uçurdum.