Examples of using Diskoya in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Yemeğe çıkar, bir şeyler içer, diskoya falan gideriz.
Gerçekten mi? Diskoya gittiğini söylemişti.
Kenoshadaki diskoya gideceğiz.
Diskoya gitmeyeli uzun zaman oldu.
Hiç diskoya gittin mi?
Diskoya gidelim mi?
Diskoya gitmek istiyorum!
Diskoya asla hayır demem.
Akşam diskoya gideceğim de babaanne.
Dün gece diskoya gittiğini biliyorum.
Diskoya kamyonla götürdün.
Eğer ki diskoya gireceksek spor ayakkabı yok diye özellikle belirttim.
Diskoya girmeyi zor bulduk.
Diskoya gidecek misin?
Diskoya gidelim mi?
Diskoya gidip, gösteriye bakmaya.
Cuma gecesi diskoya geliyor musunuz?
Öğrenci olduğu zamanlar diskoya sadece bir kez gitti.
Diskoya gitmek için hazırsın.
Italia, diskoya gidelim mi?