Examples of using Durdurmazsan in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Fanningi durdurmazsan dünyayı yok edecek!
Onu durdurmazsan ikiniz de öleceksiniz!
Bu repo adamı durdurmazsan.
Bu aptal oyunu durdurmazsan.
Ama şimdi… bu aptal oyunu durdurmazsan.
Bak, eğer şu an bunu durdurmazsan, Sonuçlar olacak!
Yani durdurmazsanız olacak olan bu. Kıyameti durdurmazsan.
Yani durdurmazsanız olacak olan bu. Kıyameti durdurmazsan.
Beni alaşağı etmek istiyorlarsa, edebilirler, sen durdurmazsan tabii.
Ama eğer, kocanı durdurmazsan ölü bir adama kocam demek zorunda kalacaksın.
Şimdi, eğer seyahati durdurmazsan en azından bu kaynaklardan bazılarını yeniden yönlendirebilir ve aileme fazladan bir koruma sağlayabilirsin.
Oh! Karl, eğer onu durdurmazsan… kendimi şu pencereden dışarı atacağım!
Şoför, otobüsü durdurmazsan… senin yerine ben durdururum, tamam mı?
Oh! Karl, eğer onu durdurmazsan… kendimi şu pencereden dışarı atacağım!
Eğer çekimleri durdurmazsan, ve parayı ay sonuna kadar yerine koymazsan,
Eğer çekimleri durdurmazsan, ve parayı ay sonuna kadar yerine koymazsan,
Eğer onu durdurmazsan… Eben senin istediğin iblis gücüne sahip olacak.
Ne? Biliyorsun, bunu durdurmazsan, Seni cybertrona küçük bir kutuda geri gönderirim.
Eve gidiyoruz. Janek, eğer durdurmazsan… dönecek bir evimiz olmayacak.
Beni dört gün içinde durdurmazsan… Londranın en büyük harikasını yok edip Kraliçeyi öldürürüm… ve tarihi yeniden yazarım.