Examples of using Edithe in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Aziz Theresa, lütfen bebek İsaya söyle Edithe iyi baksın.
Iyi bakmasını söyle. Aziz Theresa, lütfen ısaya küçük Edithe.
Edithe; ne olursa olsun bu insanların önünde tuvalet kovasını kullanmayacağımı söyledim.
Oraya vardığımızda Edithe: Hiç bir şey bu sığır treni kadar kötü olamaz….
Sevgilerimi ilet. Signor, Edithe ayın ikisinde Büyükannemin doğum günü olduğunu hatırlat.
Sevgilerimi ilet. Signor, Edithe ayın ikisinde Büyükannemin doğum günü olduğunu hatırlat.
Sonra yukarı çıkıp zengin sincapların nasıl yaşadığını görürüz. Tamam, Edithe vurursan, Harolda vururum.
Planlar değişti. Yani benimle geliyorsun. Ivy, Bay Branson ve Leydi Edithe hizmet için burada kalıyor.
Eğer Edithe bir şey olur ve Cora bizim baştan beri bildiğimizi öğrenirse, bizi asla affetmez.
Leonardo hakkındaki şüphemizi Edithe söylemedin, değil mi?
Bence Rebecca, Edithi kocasının öldürdüğünü öğrenince çok kızacak.
Annem senin ayrılacağını, Edithi sevdiğini ve onunla düzüştüğünü söylüyor.
Dorothy ve Edithi yerlerini satması için ikna etmeye çalışanla aynı kişi.
Sonra Edithle evlendim.
Ted yaşlı Almanı Edithle beraber dil çuvalına batsın diye iter.
Margoya Edithle Agnesi odama getirmesini söyle.
Ama unutmamalısın ki ben Edithi senden 31 yıl sonra gördüm.
Edithi su dunyadaki her seyden daha cok seviyorum ben, peki ya sen?
Edithi şu dünyadaki her şeyden daha çok seviyorum ben, peki ya sen?
Edithle gidip bira almamızda ne sakınca var?