Examples of using Eleanor in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Eleanor, bana elini ver.
Eleanor Roosevelt basmadan fazlaca hoşlanırdı.
Eleanor bu akşam nerde?
Eleanor Chicago yaşıyor.
Fahişe ismim Eleanor olmalı diye düşünüyorum.
Eleanor Lewis ile çalışıyorduk.
Janet bana Eleanor Shellstropın dosyasını bulabilir misin?
Bakıldığında Eleanor ile epey zaman geçirmişsin.
Adım Eleanor Penn. Takası ben sağlayacağım.
Mesela Eleanor Roosevelt.
Ben Eleanor, yeni öğrenciyim.
Eleanor Rooseveltin… biyografisinin yanındaki rafta, göğüslerim fırlamış şekilde kendimi rahat hissetmiyorum.
Ben Tanrıyı Eleanor sayesinde tanıdım.
Selam ben Eleanor, mesajınızı bırakın.
Yanımda Eleanor olunca…- Elbette.
Eleanor konuştu.
Ucu Eleanor Roosevelte mi çıkıyor?
Eleanor tasarımlarının, Bnin özel ordusunun üniforması olduğunu herkes bilir.
Eleanor Guthrie bunu yapabileceğimi biliyor.
Bay Young, bu Eleanor Johnson. New Yorkun Kraliçesidir.