Examples of using En az üç saat in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
arabada bulunduğu saatlere göre, kız en az üç saat araba bagajında kaldı.
En az üç saat sürer Batı Pasifikteki en yakın alternatif havalimanına varmak için.
Onu en az üç saat ofisten uzak tutman lazım.- Evet.- Güzel.
O eve gittikten en az üç saat sonra buldum, 14:30 civarında… orada, kavşakta.
Bunun ne olduğunu biliyorum, çünkü ben de dün gece en az üç saat dişlerimi gıcırdattım.
Robert, sen ve Sol lezzet katmak için acele etmelisiniz tavuğun marine olması en az üç saat sürer… ve ben hala mısırları alıp ayıklayacağım.
En az üç saatimizi alır.
Sanıyorum ki en az üç saattir aşağıda.
Zaman bulmalısın, Oliver. En azından üç saat.
Senin en azından üç saatin var.
Bu beni en az üç saatliğine vakum komasına sokar.
En azından üç saatliğine.
Toplantı en az üç saat sürecek.
En az üç saat etkisi sürer.
En az üç saat daha gerektiğini söyle.
Bunu yapmamız en az üç saat sürecektir.
En az üç saat daha bu işkenceyi çekeceğiz.
En az üç saat genel anestezi etkisinde olacağım.
cephaneyi almamızın… en az üç saat süreceğini söylüyor.
Şef, gerekli savaş başlıkları ve cephaneyi almamızın… en az üç saat süreceğini söylüyor.