Examples of using Enderdir in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Devletlerin'' de jure'' değil de'' de facto'' tanınması enderdir.
Bu çok enderdir.
Senin yaşındaki çocukların işemesiyle sorunu olması enderdir.
Çok enderdir.
Çok enderdir.
Bir polisin cinayet işlemesi çok enderdir.
Çok enderdir.
Senin gibi güzel bir kızı böyle yalnız bulmak enderdir.
Aslında, tarihte bu fikir pek enderdir.
Çok enderdir.
Kutsala edilmiş böyle bir küfrün beceriyle kanıtlanabilmesi… çok enderdir.
Bu tür fırsatlar çok enderdir.
Ama daha önce olmuştu. Bu çok enderdir;
Gözlerin kapalıysa uyku paralizi yaşaman çok enderdir.
Bir Ferengi ve bir Vulkanın farklılıklarını bir tarafa bırakıp aynı fikirde olması çok enderdir.
Bu enderdir ama bu kadar vicdan azabı çeken bir bilinmeyen şahıs bazen suçu kazara işlemiştir.
Ve bizim bir adaya 12 ila 18 ay izlemeden yaklaşmamız çok enderdir, ama geçen gece.
Güvercin kanı enderdir, bu yüzden fiyatı da elmastan daha yüksek. Yaklaşık 100 milyon won.
Ve pek de güven verici değil. Bu kadar genç birinde din konusunda eminlik görmek enderdir.
Bu motif enderdir cünkü onun oluşuna yol açan sürecin, protein katlanması sırasında meydana gelmesi düşük olasılıklıdır.