ETTA in English translation

• etta

Examples of using Etta in Turkish and their translations into English

Sasha Fierce, Jay-Zden ve özellikle'' cesaretiyle'' Beyoncénin diğer müzikal tür ve tarzları keşfetmesini sağlayan Etta Jamesten ilham aldı.
Sasha Fierce was inspired by Jay-Z and especially by Etta James, whose"boldness" inspired Beyoncé to explore other musical genres and styles.

Beyoncé, 2008 yapımı müzikal biyografik film'' Cadillac Records'' ta blues şarkıcısı Etta James olarak başrolde yer alarak filmlerde rol almaya devam etti.
Beyoncé further expanded her acting career, starring as blues singer Etta James in the 2008 musical biopic,"Cadillac Records.

19 Kasım 1999 tarihinde Etta Ng Chok Lam isminde bir kız çocuğu doğurdu.
an illegitimate daughter by the name of Etta Ng Chok Lam was born on 18 January 1999.

bir Mississippi bataklığında Iggy Pop ve Etta Jamesle kokain çekmiş gibi.
doing blow with Iggy Pop and Etta James in a Mississippi bayou.

Etta James( asıl adıyla Jamesetta Hawkins,
Etta James(born Jamesetta Hawkins; January 25,

ve Julia Etta McKenney( 11 Nisan 1882- 16 Haziran 1947) çiftinin oğlu olarak dünyaya gelmiştir.
and Julia Etta McKenney April 11, 1882- June 16, 1947.

Beyoncénin üçüncü solo albümü'' I Am… Sasha Fierce'', Jay-Zden ve özellikle'' cesaretiyle'' Beyoncénin diğer müzikal tür ve tarzları keşfetmesini sağlayan Etta Jamesten ilham aldı.
Beyoncé's third solo album"I Am… Sasha Fierce" was inspired by Jay Z and especially by Etta James, whose"boldness" inspired Beyoncé to explore other musical genres and styles.

Jr., Etta James, Glenn Miller,
Jr., Etta James, Glenn Miller,

Ben Ettaya dayanamazdım.
I couldn't stand Etta.

James, Ettayı hiç sevmedi.
James never loved Etta.

Ettanın evi güvenli değilmiş.
Etta's apartment isn't safe,

Ettanın intikamını alacağız.
We're going to avenge Etta.

Windmarkla dövüşürken bana Ettanın onu vurmadan önceki son düşüncelerini gösterdi.
When I was fighting Windmark, he showed me Etta's last thoughts before he shot her.

Ettayı ilk kez gördüm.
I saw Etta for the first time.

Böylelikle Ettayı tekrar göreceğiz.
It's how we're gonna see Etta again.

Ettayı tekrar görebilmek için umut olduğunu.
That you were hoping you were going to see Etta again.

Michael, Ettayı tekrar görmemizi sağlayacak.
Michael, he's how we're gonna see Etta again.

Ettayı ilk kez orada gördüm.
I saw Etta for the first time.

Seni Ettayla tanıştırayım.
I want you to meet Etta.

Ettayı yerleştirmeye geldim aslında.
Actually I'm here to get Etta set up.