FATURALARINI in English translation

bills
fatura
banknot
hesap
tasarıyı
receipts
makbuz
fatura
fiş
dekont
invoices
fatura
billing
fatura
faturalama
mesai
muhasebe
ödemelerimizi
ücreti
bill
fatura
banknot
hesap
tasarıyı

Examples of using Faturalarını in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Tüm faturalarını sakla tamam mı?
Keep all your receipts, okay?
Faturalarını ödeyen şirketi ispiyon etmek?
Ratting out the company that pays my bills?
Faturalarını saklaman iyi olmuş, Patrick.
Good job saving your receipts, Patrick.
Faturalarını, kirasını nasıl ödeyeceğini düşünürmüş. Super Bowlu dert edermiş kendine.
Worrying about bills or the rent or the Super Bowl.
Yemek pişiremiyorsun, faturalarını zar zor ödüyorsun.
You can't cook, you're barely paying your bills.
Faturalarını her ay ödemen gerektiğini biliyorsun değil mi?
You know you have to pay your bills every month, right?
Johnny faturalarını ödeyemediği için üzülüyor.
Johnny losing it'cause he can't pay a bill.
Bu ayın faturalarını ödemezsem ilave 200 daha eder.
If I don't pay the bills this month, that's another 200.
Susienin yeni okul faturalarını gördün mü?
Did you see the bills from Susie's new school?
Faturalarını ödeseydin burada olmazdım dostum!
Pay your bills, I wouldn't be here, man!
Teoride, hepsi faturalarını ödeyen vergi mükellefleri içindir.
In theory, it's all for the taxpayers who paid the bills.
Faturalarını ödemek için ne yapıyorsun, kaçak içki üretmek dışında?
What else you doing to pay the bills, besides making moonshine?
Tüm faturalarını sakla tamam mı?
All right. Keep all your receipts, okay?
Dinle bahçe salyangozu, faturalarını ödeyebilecek kadar bu işte yeteneklisin.
Got the skills to pay the bills. Listen, garden snail.
Faturalarını beni sevmen için bir oyun olsun diye mi ödedim sanıyorsun?
You think I paid your bills as a ploy to get you to love me?
Faturalarını ödemeye çalış.- Haydi.
Come on!- Try paying your bills.
Faturalarını ödemeye çalış.- Haydi,!
Try paying your bills. Come on!
Faturalarını ödüyor musun, Frank?
Pay your bills, Frank?
Faturalarını ödüyor musun, Frank?
You pay your bills, Frank?
Faturalarını ödemiş miydin?
Did you pay the bill?
Results: 643, Time: 0.0268

Top dictionary queries

Turkish - English