Examples of using Ferrariyi in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Boxer, Ferrariyi alıp gezintiye çıkmaya karar verdi.
Sonra hepsine Ferrariyi sordum.
Bir sonraki maaşını, ancak Ferrariyi bulursan alırsın.
Lex, eğer sorun değilse Ferrariyi biraz daha tutacağım.
Son tur…- Aronın her iki Ferrariyi de geçme şansı yok.
Niki Lauda bir numaralı Ferrariyi pite sokuyor!
Bekle.- Birkaç gün Ferrariyi kullan.
İstediğiniz kadar gülün, Ferrariyi alacağım.
Aniden, insanlar Ferrariyi kötü niyetli biri olarak tanımlamaya başlıyor. Ford arabalarını Fransaya göndermeye hazırlanınca, Daytonada başarılı olursak ve sebring konusunda başarılıysak.
Ferrariyi ektim ve fiyatı buna yükselttim Çok hızlı bir pist olduğu için.
Ama Saubere dönmek senin kararındı. Ferrariyi terk etme kararı benim değildi diyorsun.
Bence bunu yapmanın en kolay yolunu hissetti. Sadece Ferrariyi satın almak
bana 2 günlüğüne Ferrariyi getirirsen sana 150,000 Rupi vereceğim.
Sence baban dışarıdaki büyük büyük babanın icadından geçmiş gibi görünen Ferrariyi fark etmeyecek mi?
Ford arabalarını Fransaya göndermeye hazırlanınca, Aniden, insanlar Ferrariyi kötü niyetli biri olarak tanımlamaya başlıyor.
Sen bir Ferrariyi test ettin, Ferrariyi satın aldın. Şimdi de Ferrari kullandığın için mi şaşırıyorsun?
Ferrariyi düşündüğünüzde ve Ferrarinin ne anlama geldiği O şirketin kurucusunun olağanüstü zengin olduğunu düşünürdünüz.
Olayın Salazar, Boesel ve Mass üzerinde küçük etkileri olsa da herkes duran Ferrariyi ciddi bir problem yaşamadan atlatmışa benziyordu.
Henry Fordun 3 yıllık Ferrariyi alt etme planı için ne kadar para harcadığını hesaplamak imkansız