Examples of using Fotosentez in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Ne isterdin? Fotosentez ve onun dördüncü nesil bilgisayarlara etkileri üzerine bir tez mi?
Fotosentez ile yapılan oksijen üretiminin artmasıyla bu mikrobik ekosistemlerin, özellikle
verimli şekilde fotosentez yapabilmek için ışığa karşı gidip gelmesi gerekiyor.
Bütün yapmaları gereken, yeşil bakterilerden kalıtım yoluyla aldıkları şaşırılacak şey fotosentez tabi ki.
geçici olarak fotosentez sürecinin kesilmesidir.
havadaki karbondioksit bitki için gereken yiyeceği yapmak için, fotosentez olayında bir araya geliyor.
Bu akşam, ödev olarak… fotosentez projelerinize devam etmenizi… istiyorum.
Bu akşam, ödev olarak… fotosentez projelerinize devam etmenizi… istiyorum.
Bu akşam, ödev olarak… fotosentez projelerinize devam etmenizi… istiyorum.
Bu bakteri karbondioksiti… 153 kat daha hızlı parçalıyor… normal fotosentez sürecinden.
havadaki karbondioksit bitki için gereken yiyeceği yapmak için,… fotosentez olayında bir araya geliyor.
için on parçaya kadar ayırdığımızd, küresel ısınma ile ilgili duyduğumuz küresel ısınma ile ilgili duyduğumuz artık fotosentez yapacak bitkiler olmayacak ve tabi hayvanlar da aynı sonu yaşayacak.
radyasyondan uzak olmuş oluruz, hem de fotosentez için yeterli miktarda Güneş ışığı alabiliriz.
canlılık ortaya çıkmadan önce… toprakta, fotosentez ve nefes alma benzeri… küçük kimyasal döngülerin gerçekleşmiş olması… ve hayat yeşerince bunların biyolojiye katılmış olması olasıdır.
o da şu ki, bilinç biyolojik bir olgudur fotosentez, sindirim,
Fotosentez boyunca ısı ya da ışık olarak depolanın enerjinin ortaya çıkması bir orman yangınında birden bir kıvılcım
Ve birçok çöl bitkilerinin evrildiği şey aslında fotosentez yapmak karbonu dış hücrelerde fikse etmek yerine
Ancak fotosentez düzeninde nerede olduğumuzu hatırlamak için, fotonlar klorofildeki elektronları aktifleştirmeye gelmişlerdi. Bu fotonlar gittikçe daha düşük enerji seviyelerine indikçe-- önceki videoda tam burada görmüştük--
Güzel, fotosentez. Fotosentez.
Güzel, fotosentez.