GÖZLEMELER in English translation

• pancakes
• waffles
• the flapjacks

Examples of using Gözlemeler in Turkish and their translations into English

Claire. Gözlemeler!
Waffles! Claire!

Seni seviyorum. Şu gözlemeler.
I love you. Those pancakes.

Kahve hazır. Gözlemeler hazır.
Waffles ready. Coffee ready.

Neli olsun?- Gözlemeler.
What kind?- Pancakes.

Kahve hazır. Gözlemeler hazır.
Coffee ready.-- Waffles ready.

Akçaağaç şurubu mutlaka önceden masada olmalı- Gözlemeler.
Pancakes. Ray? Course, maple syrup's supposed to be on the table.

Cila ve Gözlemeler.
Wax and Waffles.

Gözlemeler nerede?
Where are those pancakes?

Gözlemeler, yakın arkadaşlar,
Wheatcakes, best friends,

Gözlemeler hala pişmemiş olabilir.
The pancakes might be a little raw.

Bu gözlemeler pütürlü!
The pancakes are lumpy!

Gözlemeler pütürlü.
The pancakes are lumpy.

O gözlemeler iğrençti.
Those blintzes were terrible.

Çünkü Donna bütün yağı gözlemeler için harcadı.
Because Donna used all the Crisco for the pancakes.

Bir anda bir anda… Gözlemeler beni güldürmeye başladı.
Suddenly the flatbreads have begun to tickle me.

Tattıracağız… Açlığımız yüzünden onlara… Gözlemeler!
A taste of their own… Quesadillas!

Bunların benim için rahatlatıcı gözlemeler olduğunu düşünmüştüm, böylece yeni patronumla ilk günde daha az gergin hissedecektim.
I thought that they were comfort pancakes for me, so I would feel less anxious on my first day at work with the new boss.

Diyorum ki evde Proctor Pro ile daha iyi gözlemeler yapıyorum.
I'm saying that I make… that I make better waffles at home, with the Proctor Pro.

Tanrım, bize nimet buyurduğun bu akıl almaz miktardaki donmuş gözlemeler için sana minnettarız.
Lord… we thank you for this staggering payload of frozen waffles that you have bestowed upon us.

Bu gözlemeler.
These pancakes of yours.