Examples of using Haklısınız in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Bayan Laura, siz de haklısınız.
Bunu söylemekte haklısınız.
Endişenizde haklısınız.
Ne kadar haklısınız bilemezsiniz Bay Süslü Masa.
Görünüşe göre haklısınız, Bay OBrien.
Haklısınız, efendim, fakir bir adamın aşkının hiç bir anlamı yoktur.
Ama haklısınız. Dinlenmeye ihtiyaç duymam.
Bob? Haklısınız, ben bir teori adamıyım. Bob?
Annemle ikiniz de haklısınız.
Gerçekten bilemezsiniz.- Bunu söylemekte haklısınız.
Endişenizde haklısınız.
Haklısınız, Bay Wayne.
Haklısınız, Bay Parrish.
Haklısınız. Nassau tarihinde bir sürü adam rol aldı.
Haklısınız. Size karşı bir komplo var.
Ama haklısınız. Dinlenmeye ihtiyaç duymam.
Haklısınız, ben bir teori adamıyım. Bob? Bob?
Bak ahbap, kendini ne sanıyorsun bilmiyorum… Haklısınız!
Ramon da bu konuda endişeliydi. Endişenizde haklısınız.
Haklısınız, berbat bir fıkra bu.