HARA in English translation

• hara

Examples of using Hara in Turkish and their translations into English

Ah, siktir, Har. Ne cehennemler oluyor, dostum?
Uh, shit, Har. What the hell's going on, man?

Ha har hee'' hatırlayamadığın kelimelerin yeni geçmez canım.
Ha har hee" doesn't make up for a lot of words you can't remember.

Harı geri istiyorum.
I want Har back.

Har saat dünyanın her yerine yeni çikolatalar gönderiliyor.
Every hour new shipments are sent around the globe.

Dışarıdakiler Harken ve Kat.
It's Harken and Kat outside.

Har kayıp hayat bir tajedidir.
Every life lost is a tragedy.

Harken, bunun sizin yaptığınız trajik bir hata olduğunu söylüyor.- Evet.
Yes. harken says you did this yourself--tragic error.

Har. Lanet olsun.
No shit. Har.

Haham Velvale, Har HaMenuchot mezarlığında… beni bekliyor.
Rabbi Velvale, in Har HaMenuchot cemetery.

Har saat… dünyanın her yerine yeni çikolatalar gönderiliyor.
New shipments are being sent to points around the globe. Every hour on the hour.

Fazladan hardan istemiştim!
I asked for extra mustard.

İsim Har… İşte burada.
Here they are. The name's Har.

Harken, seninle konuşursak bizi kovacağını söyledi. Arkadaşlar!
Fellas! Harken said he would fire us if we talked to you!

Arkadaşlar! Harken, seninle konuşursak bizi kovacağını söyledi.
Fellas! Harken said he would fire us if we talked to you.

Bushun tüm şirketlerinde. Harken, Spectro 7, Arbusto.
All of the Bush companies. Harken, Spectrum Seven, Arbusto Drilling.

Bushun tüm şirketlerinde. Harken, Spectro 7, Arbusto.
Harken, Spectrum 7, Arbusto Drilling, all the Bush companies.

Harken, Spectro 7,
Harken, Spectrum 7,

Pippa, Pippa, İnsanlar birbirlerine har zaman bağırmıştır.
Pippa, Pippa, people scream at each other all the time.

Hey, Har.
Hey, Harr.

Ocakta, ateşi hep harlı tutarız.
In the stove, we keep fire burning always.