HASTASIN in English translation

• are sick
• are ill
• ill
• are a patient
• are infected
• are pathological
• is sick
• are sicker
• been sick

Examples of using Hastasın in Turkish and their translations into English

Sadece hastasın. Bunu kabul etmen lazım.
You're just… ill. You have to accept that.

Kalorifer olayını anlatayım mı? Hastasın sen?
You're pathological. You want me to tell the radiator story?

Onlardan biri olacaksın. Sen hastasın.
You're infected. You're going to become one of them.

Sen benden daha hastasın.
You're sicker than me.

Bunu nasıl yapabildiğini anlamıyorum. Sen hastasın.
I don't understand how you can do this.- It's sick.

Hastasın. Dinlenmelisin ve daha iyi olmalısın.
You have to rest up and get better. You're ill.

Ama sen hastasın ve dinlenmen gerek.
Are sick, and you need to rest. But you.

Sen hastasın. Doktor olan benim.
You're a patient, and I'm the doctor.

Uyumaya gidiyorum. Sen hastasın.
You're ill.- go back to sleep.

Onlardan biri olacaksın.- Sen hastasın.
You're going to become one of them. You're infected.

Bir aydır hastasın ve işe gelmedin.
You have been sick on and off for a month.

Sen benden daha hastasın.
You're sicker than I will ever be.

Bunu nasıl yapabildiğini anlamıyorum. Sen hastasın.
It's sick. I don't understand how you can do this.

Sen hastasın Agnes.
Agnes, you are ill.

Ama sen hastasın ve dinlenmen gerek.
But you… are sick, and you need to rest.

Sen mi hastasın?
You're a patient?

Bu kutsal su. Hastasın.
You're ill. It's holy water.

Onlardan biri olacaksın. Sen hastasın.
You're gonna become one of them. You're infected.

Güle güle. Ne zamandan beri hastasın?
Since when have you been sick? Goodbye?

Bu hasta. Sen hastasın.
You're sick. That's sick.