Examples of using Hemşiresi in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Anita Risberg, bakımevi hemşiresi.
Bu Monique, merkez kampımızın müdürü ve hemşiresi.
Tercümana ihtiyacınız varsa danışmanlık hemşiresi tercüman çağırabilir.
Lütfen bana Fransız hastanesinin hemşiresi olduğunu söyleme.
Her okul için bir doktor ve sağlık hemşiresi belirlenmiştir.
Doktor aşı reçetesi yazabilir ve sağlık hemşiresi de aşıyı yapabilir.
O halde acil servis hemşiresi olarak çalışabilirsin.
Çocuk sağlığı danışmanlığındaki sağlık hemşiresi küçük çocuğun sağlığı, büyümesi ve gelişmesi ile ilgili konularda rehberlik eder.
Bu sabah daha iyi gözüküyorsunuz, ve hemşiresi ona der
en az iki verrahi hemşiresi.
Bu sabah daha iyi gözüküyorsunuz, ve hemşiresi ona der
Okul çağından küçük çocuğun sağlığı ve gelişimi hakkındaki sorular ile çocuk sağlığı danışmanlığı sağlık hemşiresi ilgilenmektedir.
tabur hemşiresi Betty Carver temizlenmektedir.- Bay Jarvis.
Bu Claire, büyülü bir şekilde taşların arasından 1770ler İngilteresine düşen… bir İkinci Dünya Savaşı hemşiresi.
Dekan Jackson, karımın savaş esnasında… Kraliyet Ordusu Tıbbî Birliğinde muharebe hemşiresi olduğundan bahsetmedim sanırım.
Aynı yıl karının son dönemlerinde hemşiresi olan Elizabeth M. Hoenke ile evlendi.
hasta bakıcısı( sairaanhoitaja) ve sağlık hemşiresi( terveydenhoitaja) bulunmaktadır.
Kuru temizleyicide yanınızda duran kadın, pediatri hemşiresi, çocuğunu okuldan alan bekar anne.
Okulun hemşiresi harikulade Helga Hauptfuhrer… yada diğer adıyla'' Der Führer''… öğleden sonra çayı için ona eşlik etmeye başlar… hergün öğle yemeğinden sonra 45 dakika… buda bana şeker dükkanı için gereken zamanı yaratır.
Gece hemşiresi.