Examples of using Incilde in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
aksi halde melek beni engellerdi incilde geçen meleğin ibrahimi engellediği gibi.
Ama bu Incilde cok onemli bir yer kapliyor dolayisiyla bu konuda bir sey yapmam lazimdi.
Bu çizimin İncille bir alakası var mı?
Bu incilin… imzanlanması gibi bir şey.
Birisi incilini bağışlamış.
Küçük İncilim şu an sehpanın üzerinde.
Kral James İncilini yazan herif.
Senin o antika İncilinin spektrometrik analizi geldi.
Davranışları diğer kadınları tahrik edebilir İncildeki oranları nispetinde anarşinin kılavuzluğunu yapabilirler.
İncilim lazım bana.
İncilimi nereye koyduğumu unuttum.
İncilde yazanlara pek benzemez.
İncilim, deri pigmentasyonlarıyla ilgili bir şey demiyor.
Henrynin incilini okurum.
Kalkıp İncilimi almak istiyorum ama onu bulamıyorum.
İncilinin içinde onun bir fotoğrafı var.
İşte incilin bu pasajları… nasıl da papanın durumunu yansıtıyor.
Ama bu incilin dediğimi?
Oh, incilin demek istediği!
Bay Smith, incilin savaş raporlarına örnek verdiğini biliyor muydunuz?