JAMESIN in English translation

• james

Examples of using Jamesin in Turkish and their translations into English

Jamesin peşinden gitti.
He went after James.

Jamesin beslenme çantasını hazırlamayı unutma.
Remember to make a packed lunch for James.

Bu Jamesin karısı, zavallıcık.
That's James's wife, the poor dear.

Geçen gece Jamesin Mekanındaki Peter Klaven.
Peter Klaven from the James' Beach thing the other night.

Tom, Jamesin en iyi adamıydı.
Tom was James' best man.

Jamesin sesinin inanılır bir kopyasını yapabilirim.
I can make a believable facsimile of James's voice.

Jamesin eski ortağı.
This is James' former partner.

Bu Jamesin yapacağı bir iş gibi gelmiyor kulağa.
That doesn't sound like James at all.

Jamesin ve Marynin şehir kulübündeki bordro kayıtları.
Payroll records from James' and Mary's country club.

Ben de Jamesin en iyi müşterisiydim.
I was James' best customer.

Jamesin ilgilendiği bir diğer konu ise bilgi teorisidir.
The James theory would seem to be more direct knowledge.

Belki Ronnie, Jamesin yeni arkadaşı olur.
Maybe Ronnie can be a new friend to James.

Jamesin başına bir şey gelmesine izin vermeyeceğiz.
We're not gonna let anything happen to James.

Tıpkı Jamesin yaptığı gibi onu rüyada bulabilirdi.
She could find him in dreams, just like James did.

Jamesin odasının anahtarı.
It's the key to James's room.

Jamesin yalan makinesindeki ifadesini tekrar görmem gerekiyor.
I need to restore the expression I had from James's polygraph up here.

Jamesin durumu böyle olunca işlerle ilgilenmem gerekti.
Since James's… situation I have been forced to deal with business matters.

Sen Jamesin ilk gözağrısısın, sonusun.
You're James' first Grace.

Sen Jamesin ilk gözağrısısın, sonusun.
Grace you're James' first.

Muhtemelen Jamesin battığını doğrulamak için buradalar. Gözetleme ekibi.
An observation team… Probably out here to confirm the sinking of the James.