Examples of using John in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Hayatım, John gittiğinden beri sen eski sen değilsin.
Ama John orada olmadan söylemezsin.
Olmaz John, yanılıyorsun.
John Waynee ateş etmiyorlardı.
Olmaz John, senden hastaneye geri dönmeni istiyorum.
John olmayınca burası dağılıyor.
John Blackwellin hayatlarımızdan çıkmasını görmekten çok isteyeceğim bir şey yoktur.
Adım John, bana böyle seslen.
Hiç John tanımıyor musun?
Oku onları, John! Oku onları.
John seni sevmiş gibi görünüyor.
If Eğer John vizyonlar gördüğünü düşünüyorum.
John, burada gerçekten sana gerek yok.
Bu, John ve benim aramda er ya da geç halledeceğiz.
Ailen sana John veya Paul diyemeyecek kadar nefret mi ediyormuş senden?
O John Doe, komalık hasta.
Daha John ölmeden Clay birlikte olduğunu.
John Maddenın düğün çekimi işinden daha hızlı batacaksın.
John doğduktan sonra, Rebecca ömür boyu bir akıl hastanesindeydi.
John onlara ulaşmadan, annesi ve kız kardeşi ile kişisel olarak ilgileneceksin.