JULIENIN in English translation

Julienin yanına gitmeliyim.

Got to get to Julie.

Julienin hasta kayıtlarından Pete Scanelle erişim yok.

No access to Julie's patient records on Pete Scanell.

Julienin adını verdiğinle mi?

The one you named after Julie?

Julienin arkadaşı.

Friend of Julie's.

Kral Julienin satılık büyülü aşk iksiri.

King Julien's selling a magical love potion.

Julienin evini arayıp oğluna onun eşcinsel olduğunu söylemişsiniz?

I hear you called Julien's house. Told his little boy that he was gay?

Julienin annesini hala görüyorum.

I still see Julien's mother.

Julienin ifadesine göre ateş edildiğini görmemiş.

According to Julien's statement, he didn't see the shooting.

Telefonuma Julienin bağlanmış resimlerini gönderdiler.

They send pictures to my phone of Julie tied up.

Julienin kararlarına müdehale edemeyiz.

We can't interfere in Julie's decisions.

Merhaba, sen Julienin flörtü olmalısın… içeri gel.

Hello, You must be Julie's date, Come in, Come in.

Demek sen Julienin flörtüsün ha?

So you're Julie's date, huh?

Senin ve Julienin. Karşılığında hiçbir şey istemiyorum.

Yours and Julie's, no strings attached.

Julienin dans edip etmediğmizin farkına varmasına imkanı yok.

Julien has no way of knowing if we're dancing or not.

Bu Jodynin yavru geyiği Julienin benim köpeğim olduğu gibi.

This is Jody's fawn just like Julie's my dog.

Telefonu Julienin odasına götür.

Just bring the phone up to Julie's room.

Sana, Julienin arabamı bir kaç mobilya taşımak için ödünç aldığını söylemiştim.

I told you julie borrowed my car. She's moving some furniture.

Julienin bundan haberi var mı?

Does Julie know about this?

Julienin erkek arkadaşı.

That's Julie boyfriend.

Parayı, Julienin sana hayır demesinden sonra bile mi hazırlattın?

You still had cash wired after Julie told you no?

Examples of using Julienin in Turkish and their translations into English