Examples of using Köpeğinizi in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Lütfen köpeğinizi çağırır mısınız?
En azından köpeğinizi yukarıya veya başka bir yere koyabilir misiniz?
Ne yazık ki, sizden köpeğinizi çıkartmanızı rica etmek zorundayım.
Veterinerden arıyorum, lütfen gelip köpeğinizi alın.
Çeteler polisle konuştuğunuzu düşünürlerse köpeğinizi öldürürler.
Evet. Köpeğinizi buldum.
Evet. Köpeğinizi buldum.
Eğer köpeğinizi dolaşmaya çıkardığınızda aynı ağacı kullanıyorsanız bir köylü olabilirsiniz.
Peki birileri kapınızı tekmelediğinde, köpeğinizi öldürdüğünde veya karınızı taciz ettiğinde, kimi ararsınız?
Yani, siz de köpeğinizi benim sevdiğim gibi çok seviyorsanız… o zaman büyük ihtimalle şunu merak ediyorsunuzdur… Köpeğim ne düşünüyor?
Yani, siz de köpeğinizi benim sevdiğim gibi çok seviyorsanız… o zaman büyük ihtimalle şunu merak ediyorsunuzdur… Köpeğim ne düşünüyor?
Ben gidip sizin köpeğinizi o adamı dövdükleri gibi dövsem hapse atılırdım.
Belediye tarafından uyutulacak olan hayvanların sahiplendirilmesi programında çalışıyorum. Köpeğinizi kaybettiğiniz için çok üzüldüğünüzü gördüm.
bir çakal küçük köpeğinizi öldürür, çocukken bisikletten düşüp bacağınızı yaralarsınız.
Çocuk sahibi olamayacağınıza göre kendi köpeğinizi almalısınız.- Güzel.
On iki yaşındayken yanlışlıkla köpeğinizi bir.
Ne istiyorsunuz? 60 yıl önce köpeğinizi öldüren uzaylı ile birlikteyiz?
Akşam geç saatlerde köpeğinizi çıkardınız.
Ve Bo ve Charlie Boyun gitmeye hazırlandığını gördünüz, değil mi? Akşam geç saatlerde köpeğinizi çıkardınız.
Traktör adlı bi adam var. Büyük bir pislik 4 iyi dostunuzu ve köpeğinizi öldürdü.