KÖYÜME in English translation

village
köy
köyü
kasabaya
kasaba

Examples of using Köyüme in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Simla köyünden ayrıldığından beri… Takip edildim.
Since leaving the village of Simla… I have been followed.
Güneyde benim köyüm var… Devlerin geldiği yerde.
My village is to the south… where the Titans are coming from.
Shandongda kurumuş bir balıkçı köyünden. Nereli bu?
Some dried-up fishing village in Shandong Province. Where is she from?
Shandongda kurumuş bir balıkçı köyünden. Nereli bu?
Where is she from? Some dried-up fishing village in Shandong Province?
Kurkureu köyünden burada kimse var mı?
Anyone from the Kurkureu village here? Have you met anyone from Kurkureu?
Sen köyden ayrıldıktan sonra doğmuşum. Adım Omiyo.
My name's Omiyo. I was born after you left the village.
Sen köyden ayrıldıktan sonra doğmuşum. Adım Omiyo.
I was born after you left the village. My name's Omiyo.
Ranigaon köyünden Jamnaprasadın kızıyla evlneceksin. -Ne?
You will marry the daughter of Jamnaprasad from Ranigaon village. What?
Dinle Toula. Benim köyüm… Çok savaş gördüm.
My village saw many wars… Listen to me, Toula.
Bunlar Modibonun köyünden kaçırılan askerler olmalı. Tuareg esirler.
From Modibo's village. Tuareg prisoners. These must be the soldiers captured.
Bunlar Modibonun köyünden Tuareg esirler.
From Modibo's village. Tuareg prisoners.
Köyüm… tamamen korumasız bir durumda. Bi Han?
Bi Han, my village is without means to defend itself?
Bunlar Daengin köyünden. Neler oluyor?
The folks from Daeng's village. What's going on?
Köyüm, Gryphon-- Bir çukur açıldı.
My village, Gryphon…, A hole has opened up.
Köyüm yağmalandıktan sonra, kalbim intikamdan başka bir şey bilmiyor.
After my village was consumed, my heart has known nothing but vengeance.
Bütün bunlar köyüm için biraz talihsizlik değil mi? Yazık.
All this is just a bit unfortunate for my village isn't it, pity.
Büyümek demek çok para kazanmak değil, Ben köyüm ve insanlarımla birlikte büyümek istiyorum.
Growth means, I want the people and the village around me to grow.
Bu benim evim ve köyüm ben buraya getirildim.
This is my house and village. I was brought up here. hasna knows that.
Evet, evet hepiniz şişirin, ama benim küçük köyüm, güzeldi.
Yes, yes, you all bloat, but my little Village was beautiful.
Beyaz adamlar geldiğinden beri köyüm bir harabeye dönüştü.
Since the whites came, my village has gone to ruin.
Results: 91, Time: 0.0188

Köyüme in different Languages

Top dictionary queries

Turkish - English