KÜTLEYI in English translation

• mass
• body

Examples of using Kütleyi in Turkish and their translations into English

süpersimetrisi olması durumu hariç, çünkü bu kütleyi dengeler.
except if there's supersymmetry and that stabilises the mass.

Fakat ormancılar, sadece büyüme esnasında üretilen asıl kütleyi önemsiyor: kuru kütle.
But foresters, at least, care only about the mass actually produced during growth: the dry mass.

Sıradan ikili için kullanılan matematik kayıp yoldaş kütleyi de bulmak için kullanılabilir.
The same mathematics used for ordinary binaries can be applied to infer the mass of the missing companion.

Yıldızlara gitmek için yük hafif olmalı. Temel nedeni o kütleyi çok yüksek hızlara çıkarmak zorunda olmanızdır,
The payloads have to be small to go to the stars primarily because you have to accelerate that mass to a very high speed,

İki yıldız, öbür göçebe kütleyi bulmak ve… sonsuza kadar birbirlerinin yörüngesine bağlanmak için… uzay
And become attached for eternity… in each other's orbit, each star pushing the other to find another wandering body Two stars find their way across vast stretches of space

Eğer kütleyi iki katına çıkartırsak bu durumda,
If we double the mass(let's say in this situation,

İki yıldız, öbür göçebe kütleyi bulmak ve… sonsuza kadar birbirlerinin yörüngesine bağlanmak için… uzay ve zamanın engin uzamı boyunca yollarını bulurlar.
To explode in supernova… Two stars find their way across vast stretches of space and time and become attached for eternity… in each other's orbit, each star pushing the other to find another wandering body.

Birinci senaryoya göre, bir beyaz cüce yıldızı, komşu bir yıldızdan( genellikle bir kırmızı devden) kütleyi emerek Chandrasekhar limitine ulaştıktan sonra, nükleer temelli bir patlama yaşar.
The first is that a white dwarf star undergoes a nuclear-based explosion after it reaches its Chandrasekhar limit after absorbing mass from a neighboring star usually a red giant.

Kuasarlar Kuasarlar, aktif galaktik çekirdeğin bir sınıfı, iyi bir aday kaynağı olarak düşünülürler çünkü kütleyi enerjiye çevirmekte bir hayli verimlidirler ve Hidrojenin iyonlaşma eşiğinden daha yüksek miktarda ışık yayarlar.
Quasars, a class of active galactic nuclei(AGN), were considered a good candidate source because they are highly efficient at converting mass to energy, and emit a great deal of light above the threshold for ionizing hydrogen.

Dimitri Nanopoulos tarafından işlenmiştir ama çalışmalarını final versiyonunda daha az anatomik olan Büyük Birleşik kütleyi seçmişlerdir.
Dimitri Nanopoulos, however in the final version of their paper they opted for the less anatomical GUM Grand Unification Mass.

Örnek olarak R.H. Price, fakat hiçbiri tekil olmayan negatif kütleyi tanımlamak için ne tür enerji ve momentumun gerekli olduğuna değinmedi.
kind of energy and momentum would be necessary to describe non-singular negative mass.

Higgs fenomeni, tanrı parçacığını açıklamanın bir yoldur basitleştirilmiş standart modelle higgs tanrı parçacığında kütleyi bu basit tohumlar verir elektrona
The Higgs phenomenon is a very satisfying way of simplifying our Standard Model. The Higgs gives mass to the basic seeds of matter,

Bağlantılı birimler==Bir Güneş kütlesi, bağlantılı birimlere dönüştürülebilir:* 27,068,510 Ay kütlesi('' M'' L)* 332,946 Dünya kütlesi('' M'' ⊕)* 1,047.56 Jüpiter kütlesi('' M'' J) Aynı zamanda, genel görelilikte kütleyi uzunluk ve zaman cinsinden ifade etmek için de sıklıkla kullanılır.
Related units==One solar mass,, can be converted to related units:* 27,068,510 Lunar mass("M"L)* 332,946 Earth mass()* 1,047.56 Jupiter mass()It is also frequently useful in general relativity to express mass in units of length or time.

Kütleyi kaldıralım.
Let's remove the mass.

Merkezi kütleyi temizledik.
We have cleared the central mass.

Tomografiyle kütleyi tanımla.
Identify the mass by CT.

Kütleyi yanlış hesaplamış.
He miscalculated the mass.

Redstoneun kütleyi biliyoruz.
Redstone mass, we know.

Kütleyi iki katına çıkar.
With just double the mass.

Bu kanlı kütleyi de açıklıyor.
Explains the bloody mass.