Examples of using Kızınıza in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Kızınıza bakan insanlar var.
Kızınıza sorun.- Hayır.
Sadece kızınıza iyi bakabildiniz mi diye soruyorum.
Kızınıza ne yapacağından korkuyorsunuz.- Yok hayır!
Şu kağıtları kızınıza teslim edivereyim, o kadar.
Kızınıza nasıl bakacaksınız? Eve dön?
Güzel. Kızınıza bir şeyler mi bakıyorsunuz?
Sadece kızınıza aşık bir gencim.
Sadece kızınıza aşık bir gencim.
Gareth ve ben kızınıza bakıyoruz. Ve fanatiklerinle uğraşırken.
Sadece kızınıza aşık bir gencim.
Kızınıza değer veren bir adam.
Kızınıza aşığım. Ve onu her zaman koruyacağıma söz veriyorum.
Kızınıza geri dönelim. Her neyse.
Kızınıza, başka bir meslek seçmesini söyleyin. Evet, var.
Biz hepimiz kızınıza çok fena aşığız madam. Çabuk.
Kızınıza tahtımızda bir yer öneriyorum. Cornwall tarafı olarak.
Kızınıza göz kulak olacağım, Şef Swan.
Kızınıza engel olduğumu düşünüyorsunuz. Anlıyor musun?
Ama kızınıza tazminat ödemeniz gerekecek tabii.