KIZLARIMIN in English translation

my girls
kız
benim kızım
sevgilim
benim hatun
benim kadınım
benim kız arkadaşım
canım kızım
daughters
kızı

Examples of using Kızlarımın in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Ağzını her açtığında kızlarımın bana olan saygılarının azaldığını hissedebiliyorum.
Every time he opens his mouth, I can feel my daughters losing respect for me.
Bu öğleden sonra kızlarımın futbol takımına koçluk yapmam gerekiyor.
I'm supposed to be coaching my daughter's soccer team this afternoon.
Kızlarımın çoğunda dövme vardır.
Most of my girls have tats.
Senin yüzünden kızlarımın keman resitalinden erken çıkmak zorunda kaldım.
You made me leave my daughter's violin recital early.
En iyi kızlarımın bu önemsiz tartışmayı kesmesini istiyorum.
I want my two best girls to stop arguing this very minute.
Kızlarımın Fransızca konuşmayı öğrenmesini istiyorum.
I want my daughters to learn to speak French.
Kızlarımın kuru olmasını isterim kemiklerinin üstünde deri ve kas olması benim için yeter.
I like my girls dry, with just muscle and skin on their bones.
Kızlarımın hayatı için savaş.
Battling for my daughter's life.
Sen de paramın ve kızlarımın onu aramasına müsaade edersin.
And you let my girls, my purse to track her down.
Kızlarımın harika bir babası var.
My daughters had a wonderful father.
Üç yaşındaki kızlarımın kendileri yaptığı 200 parçalık puzzledan da anlayabilirsiniz.
You can tell by the framed 200-piece puzzle my three-year-olds put together on their own.
Kızlarımın biri sekiz diğeri 12 yaşında babası ise sıradan bir işçi.
The gials aae eight and 12 yeaas old, the childaen of oadinary woaking men.
Kızlarımın biri sekiz diğeri 12 yaşında babası ise sıradan bir işçi.
The children of ordinary working men. The girls are eight and 12 years old.
Kızlarımın dersleri nasıl gidiyor?
How are my daughters' lessons?
Sadece kızlarımın yüzüne bakabilmek istiyorum.
I just want to be able to look my daughters in the face.
Kimse kızlarımın seninle bir bağı olduğunu bilmemeli.
I will not have anyone associate my daughters with you.
Sadece kızlarımın gitmesine izin ver. Boşver.
Just let my daughters go. Never you mind.
Sadece kızlarımın gitmesine izin ver. Boşver.
Never you mind. Just let my daughters go.
Buradaki kızlarımın hepsi de kaliteli.
I have got all quality girls here.
Sabah kızlarımın hazırlanmasını izlemek gibi.
It's like watching my daughters get ready in the morning.
Results: 187, Time: 0.0257

Top dictionary queries

Turkish - English