KAHVEYI in English translation

• coffee
• the coffy
• coffees

Examples of using Kahveyi in Turkish and their translations into English

Bu marka kahveyi tavsiye ederim.
I recommend this brand of coffee.

Kahveyi burada bırakıyorum.
I will leave the pot here.

Ah, kahveyi ben yaparım.
Oh, I will get the coffee.

Kahveyi boşver!
Forget The Latte!

Şu kahveyi artık alsam iyi olacak.
I think I will get That cup of coffee now.

Onlar gerçekten kahveyi sevmiş gibi görünüyorlar.
Seems like they really like the coffee.

Kahveyi kim ödedi?
Who paid for the coffee?

O zaman kahveyi burada bırakıyorum.
I will leave the pot here, then.

Kahveyi almıyor, başka bir şey almıyor.
He doesn't take a cup of coffee, he doesn't buy anything.

Kahveyi merak etme.
Don't worry about the coffee.

Bir kahveyi getirmen 20 dakika sürmemeli.
It shouldn't take you twenty minutes to get a cup of coffee.

Kahveyi seversin.
You like coffee.

O kahveyi tam böyle…-… mavi yaka maçoluğuyla tutuyordun.
You held that coffee cup with real blue-collar machismo.

Bu noktada kahveyi çoktan aştım, bebeğim.
I'm way past the coffee at this point, baby.

Kahveyi çaydan daha çok seviyorum.
I like coffee much more than tea.

Kahveyi koymaya yardım etsene?
Why don't you help with the coffee?

Biz kahveyi severiz.
We like coffee.

Ben kahveyi es geçeyim.
I will pass on the coffee.

Aslında kahveyi pek sevmem.
I actually don't like coffee.

Kahveyi sinemada içelim.
Let's get coffee at the cinema.