KALIFORNIYANIN in English translation

california
kaliforniya
kalifornia

Examples of using Kaliforniyanın in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Seni Kaliforniyanın her yerinde aradım durdum.
I have been looking for you all over California.
Kaliforniyanın özelliği, hem içeride dışarıda yaşanması.
The thing about California is, it's indoor-outdoor living.
Kaliforniyanın 3. büyük bankasının kıdemli başkan yardımcısıyım.
I'm Senior Vice President of the 3rd largest bank in California.
Kaliforniyanın amblemi Bıldırcındır.
State bird in California is the quail.
Kaliforniyanın her yerinde Doublemeat Palace restoranı var.
There are Double Meat Palaces all over California.
Şu an Kaliforniyanın sahil kıyısındaki gösterişli… villasında kalıyor.
In California. In his rather smart beachside villa.
Kaliforniyanın hikayesini dinlemek istiyorum.
I want a story about California.
Kaliforniyanın yarısına enerji sağlayan bu büyüklükte bir tesis düşünün.
Powering half the state of Califor… Now, imagine a facility this size.
Kaliforniyanın en ölümcül yangını tamamen kontrol altına alındı.
California's deadliest wildfire is now completely contained.
Kaliforniyanın aşağısında mı? Najaftaydım?
I was in Najaf. Down in California?
Najaftaydım. Kaliforniyanın aşağısında mı?
I was in Najaf. Down in California?
Kaliforniyanın jeolojisi, para basmak için ideal.
California's geology is a licence to print money.
Sen Kaliforniyanın en iyi dedektifisin.
You're the best detective in California.
Kaliforniyanın Mojave çölünde üç yıI önceki manzara buydu.
That was the scene in California's Mojave Desert three years ago.
Morimotonun uydusu 4 saat içinde Kaliforniyanın üstünde olacak.
Morimoto's satellite will be passing over California in four hours.
Soğan tohumum, Kaliforniyanın en iyisidir.
My onion seed is one of the best in California.
Bedeni yakıldı ve külleri Kaliforniyanın çöllerine serpildi.
He was cremated, and his ashes were scattered in the Californian wilderness.
Biliyorsun işte. Kaliforniyanın güneşi.
You know right, California's sunlight.
Ninayet Martha da Kaliforniyanın yolunu tuttu.
To you-So, eventually, Martha made her way out to California.
Judy ile Kaliforniyanın Yarısı.
Half in California with Judy.
Results: 254, Time: 0.0286

Top dictionary queries

Turkish - English