KAMPANYAM in English translation

campaign
kampanya
seçim
seferi
seferberliği

Examples of using Kampanyam in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Kampanyalar hararetli geçti.
The campaign was heated.
Bunu yaparsan, kampanyanı ne yönde etkiler?
How would it affect your campaign if you came forward?
Yani bu kampanyana siyasi bir katkı.
So… this is a political contribution to your campaign.
Kampanyamın benim hakkımda olduğunu sanmıştım ama senin hakkındaymış.
I thought my campaign was about me, but of course it's about you.
Clayin cinayetinin Tenezin kampanyasıyla alakalı olup olmadığını öğrenmemiz lazım.
We need to find out if Clay's murder is related to Tenez's campaign.
Kampanyamın, bölgemizdeki yaşlıların bakımıyla gerçekten ilgilendiğini bilmenizi istiyorum.
I want you to know that my campaign is very interested in taking care of seniors in the area.
Bishop bilginiz dahilinde kampanyanıza ya da PACinize katkıda bulundu mu?
To your knowledge, has Lemond Bishop contributed to your campaign or your PAC?
Kampanyalar gittikçe hızlanırken karşılıklı suçlamalar ortaya atılıyor.
The campaign continues to heat up, with charges and countercharges flying.
Ulusal kampanyaları izleidiğimde beni sinir eden şeylerden biri bu.
It's one of the things that drives me crazy when I watch these national guys campaign.
Senatörün kampanyasıyla bağlantın olmayacak artık.
You will no longer be liaising with the senator's campaign.
Kampanyamın temalı olması gerek bir de?
My campaign needs a theme?
Dedikoduya göre sizin kampanyanız kaçak göçmen statüsünü ifşa etti.
Rumor is that your campaign was instrumental in exposing- her undocumented status.
Fakat kampanyalar, bir dizi yakın tarihli olay yüzünden çalkantılı başladı.
But the campaign is off to a rocky start, due to a series of recent incidents.
Bunu kampanyamın iyiliği için iletişim yöneticim olarak mı yaptın?
Did you do it as my Communications Director and because it's good for the campaign?
O halde neden?- Kampanyalar arası keyfime göre…-… insanları kovamam.
Because I can't fire people arbitrarily… or in between campaign stops.
Senin kampanyana inanıyorlar.
They believe in your campaign.
Adams Sabun Şirketinin yaz kampanyaları için hep o mekanı kullandığını biliyorsun.
You know that the Adams Soap Company… has always used that space for every summer campaign.
Ben senin kampanyanı destekleyeceğim daha fazla araştırma yapana kadar kadar.
I'm gonna support your campaign, I think, until I can conduct more research.
Eğitim kampanyaları olduğu da doğru.
It's true that they had an education campaign.
Kampanyalar sırasında görüşürüz Devlin.
I will see you on the campaign trail, Devlin.
Results: 76, Time: 0.0257

Top dictionary queries

Turkish - English