Examples of using Kanguruyu in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Ateş eden hastanın apsesini temizledim, çip yerleştirilen'' hastanın örneğini… patolojiye yolladım, Kaptan Kanguruyu silgi yemeği bırakmaya ikna ettim. Beni ara?
Senin kangurun nerede?
Kirk, Crunch ve Kanguruya yetiyorsa bana da yetecektir.
Ağaç kangurusu, ağaçlarda yaşayan hayvanlar arasında en sakar görünenidir.
Kanguruda 4000 dolar
Ağaç kangurusu oldun.
Kangurular çok yüksek sıçrarlar.
Kangurun hırsızlık hastası
Bahse girerim kanguruya bakınca gülersin.
Geçen gün kangurusu olan bir Çinli arkadaşımla beraberdim.
Kanguruya ne diyoruz, biliyor musun?
Kirk, Crunch ve Kangurunun adımlarını izliyorum. Ne yapıyorsun?
Kirk, Crunch ve Kanguruya yetiyorsa… bana da yetecektir.
Kangurun Nerede?
Para kanguruda mı?
Kangurun hırsızlık hastası ve dün Carmeni karnından tekmeledi.
Kaptan Kanguruyla isayi kiyaslamiyorum.
Kesenizdeki yavru kangurular gibi güvende hissettiriyorsunuz bizi. Evet.
Evcil kangurun var mı?
Kanguruyla adam boks yapınca, acayip bir gösteri olur.