Examples of using Kapılarınızı in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Silahlarınızı kuşanın ve kapılarınızı kilitleyin. Çünkü erkek gibi yürüyen o piliç geldi!
Kapılar gece boyunca kilitliydi,
Kapıcı beni arayıp, konuşmak istediğinizi söyledi.
Kapıcı, iki müşteri ve bir Kazak. Dört kişi.
Kapıcı, şoföre Lee Kee Tersanesine gidelim dediğini duymuş.
Konuşmak istediğinizi söyledi. Kapıcı beni arayıp.
Kötü bir yer… Ve kapılar daha da kötü.
Girin denilir cehennem kapılarından, ebedi kalırsınız orada;
Demir Kapılar Boğazının yakınındaki saha bir büyük yerleşim
Girin kapılarından cehennemin, orada ebedi olarak kalacaksınız;
Onlar gelince satıcı adam ve kapıcı… 12:30 ile 2:30 arasında içeride sürekli üç kişi var.
kendilerini her nasılsa Gatsbynin kapısında, girebilmenin tek koşulunun basitlik olmak olduğu bu partilerde bulurlardı.
Kapıcı Stan okuldaki nüfus sayımıyla ilgili bir proje için telefon rehberlerini istediğini söylediğinde bir şeyler karıştırdığını anlamıştım.
onlara karşı büyüklük taslayanlara göğün kapısı açılmaz ve deve iğne deliğinden geçmedikçe
Onlara: İçinde ebedi kalacağınız cehennemin kapılarından girin; kibirlenenlerin yeri
O kapılar yalnızca üç kez açılır içeri girdiğin zaman,
Girin denilir cehennem kapılarından, ebedi kalırsınız orada;
Araştırmamız sırasında, kapıcı bize, kadının Pazar gecesi eve girdiğini gördüğünü söyledi.
Kapılarınızı kilitleyin.
Kapılarınızı kilitleyin!