KARILARIMIZ in English translation

wives
karısı
eşi
karım
karın
karı
bir karım
eşinin
eşin
karisi
karının

Examples of using Karılarımız in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Karılar, kocalar ve çocuklar, biri hapsedildiğinde… çok acı çekiyor.
When a loved one is locked away. Wives, husbands, and children suffer immensely.
Karılar, kocalar ve çocuklar, biri hapsedildiğinde… çok acı çekiyor.
Wives, husbands, and children suffer immensely when a loved one is locked away.
Kimse karısını getirmez… çünkü haftasonu herkes maçla evli olacak.
Cause that weekend they're married to the game. Nobody brings their wives.
Karılar, kocalar, aileler… Yüzlerce rezil dava yürüttüm.
I have prosecuted hundreds of despicable acts by husbands, wives, parents.
Karılarınız ve çocuklarınız için savaşın. sevgilileriniz… Anneleriniz.
Fight for your mothers, your sweethearts… your wives, your children.
Anneleriniz, kardeşleriniz… karılarınız ve kızlarınız… lanetlenen ruhlarınıza ağıt yakacaklar.
Your mothers and your sisters, your wives and your daughters will cuss your broke-dick souls.
Bütün bunlar, Mike, karılar, Stepford, Muhteşem!
All of this, Mike, the wives, Stepford, She s fabulous!
Hayır. İki karısını da öldürecek ne yaptı?
What did he do to make two wives die? No?
Hayır. İki karısını da öldürecek ne yaptı?
No. What did he do to make two wives die?
Kıskanç kocalar karılarının diğer adamlarla kalmasını istemiyorlar.
Don't want their wives to ride with anyone else. But the jealous husbands.
Seri katil olmayan birçok adam karısını öldürüyor.
A lot of men who are not serial killers murder their wives.
Savaş sırasında babam Goering ve Goebbelsin karısını tedavi etti.
During the war, Papa treated the wives of Göring and Goebbels.
Kimse karımı aldattım demez ama herkes karısını aldatırdı.
Say nobody cheated on their wives, but everybody cheated on their wives.
NBA oyuncuları da karantinada kendi karılarıyla yatmak zorunda kaldı.
And NBA players were in the bubble and were forced to sleep with their wives.
Sen Raghunun karısısın, ailemizin onuru.
You are Raghu's wife, the honour of our family.
Ama sen… Bjornun karısısın… ve büyük kalkan kızlarından birisin.
And a great shield maiden. But you… are Bjorn's wife.
Ama sen… Bjornun karısısın… ve büyük kalkan kızlarından birisin.
But you… are Bjorn's wife, and a great shield maiden.
Sevgili Karıcığım Sofia… bu mektubu Petrozavodsktaki bir hastaneden yazıyorum.
I wrote this letter in a hospital in Petrozavodsk. My dear wife, Sofia.
Karısı Rebecca Nurse bu sabah mahkum edildi.
His wife's Rebecca Nurse, that were condemned this morning.
Miriam. Sen vaizin karısısın, değil mi? Miriam?
Miriam. Miriam. Uh… you're the preacher's wife, right?
Results: 80, Time: 0.0213

Top dictionary queries

Turkish - English