Examples of using Kiler in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Karnıma kocaman bir dövme yaptıracağım:'' kiler boş.
Karışım hazır olduğunda konserveleyip kiler gibi serin yerlerde saklıyorlar.
Sanırım çoğu kiler böyle kokar.
Şimdi bunları kiler olarak kullanıyorlar.
Kiler var. Yiyecek var.
Ben kiler ne onu bile bilmiyorum.
Kiler boş.
Veya kiler?
Biri kiler kulübesinde.
Kiler veya bahçedeki geçici mezar yerleri çok sık kanıtlanıyor.
Kiler dolu.
Kiler var mı?
Kiler yemek dolu.
Kiler boş.
Kiler, Suzette isimli hizmetçi kızın bulunduğu yerdi.
Kiler için olan sürünme deliğine barikat kurdum dedim.
Kiler içinde.
Orası kiler olarak kullanılıyor hanımefendi.
Kiler temiz.
Kiler temiz. Albay nerede bayan?